Frp World Ana Menü
  • Frp World
    » Anasayfa
    » Forum
    » Anketler
    » Akademi
    » Kitap Tanıtımları
    » Haber Arşivi
    » Haber Gönderin
    » Makale Gönderin

  • Üyelere Özel

  • Kişisel
    » Hesabınız
    » Özel Mesajlar
    » Üye Listesi
    » Üye Arama
    » Siteden Çıkış

  • Site Bilgileri
    » Top10
    » Site Hakkında Yorumlarınız
    » İstatistikler
    » Destekleyen Siteler

  • Kullanıcı Menüsü
    Hoşgeldin, Diyar Gezgini
    Üye Adı
    Şifre
    (Kayıt Ol)
    Üyelik:
    Son Üye: HallieTheo
    Bugün: 23
    Dün: 23
    Toplam: 90352

    Şu An Bağlı:
    Ziyaretçi: 1081
    Üye: 1
    Toplam: 1082

    Şu An Bağlı:
    01 : yxeqivyb

    FrpWorld.Com :: View topic - Fhaerz' de Cinayet---Lonca Yıkılıyor---(RP Ekranı)
    Forum FAQ  |  Search  |  Memberlist  |  Usergroups   |  Register   |  Profile  |  Private Messages  |  Log in

     Fhaerz' de Cinayet---Lonca Yıkılıyor---(RP Ekranı) View next topic
    View previous topic
    Post new topicThis topic is locked: you cannot edit posts or make replies.
    Author Message
    Artemis Entreri
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jun 14, 2005
    Posts: 1521
    Location: Ýstanbul

    PostPosted: Tue Jun 28, 2005 6:08 pm Reply with quoteBack to top

    Bu tür insanlardan nefret ederim. Sürekli olarak konuşurlar, karşısındakine emirler yağdırırlar ve size bir pislikmişsiniz gibi davranırlar. Eğer çıkarlarıma uysaydı onu temizlerdim, ama adam iyi para ödüyeceğini söyledi. Yoksa burda olmazdım. Adamın üstüne sinmiş ter ve alkol kafası düşüncelerimi dağıtıyordu. Bu adamın karşısında her zaman tetikte olmak lazım. Size en dalgın ve sarhoş gözüken anlarında bile çok dikkatli olabiliyor. Sinsi bir gülümse ( en sevdiklerimden) fırlattım . Konsantre oldum ve doğru kelimeleri seçmeye çalışdım.



    "Bir hafta zaman istiyorum. Temiz iş olacak. İstersen kaza süsü verebilirim, ya da istersen işi bir başkası yapmış gibi gösterebilirim. Orridge'in öldüğüne dair kanıt bir hafta içinde elinde olacak. Ve karşılığında...

    diyerek bir süre bekledim söylediklerimi hazmetmesi için, sonra gülümsememi genişleterek devam ettirdim...

    ...bıçağını isterim.
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Lord Necros
    BaÅ?büyücü





    Joined: Apr 29, 2005
    Posts: 1916
    Location: Necropolis

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 1:19 pm Reply with quoteBack to top

    Arka mahalleye girmelerine rağmen Kath'ranis'in içindeki umut kırıntıları hala yerlerini muhafaza ediyordu...ta ki malikaneyi görene kadar!

    "Malikane mi? Bu mu?"

    Kath'ranis hayal kırıklığını gizleyemiyordu. Açıkçası hiç de böyle bir yer düşünmemişt. Dudaklarını büken Kath'ranis, önce evi sonra da çevresini kolaçan etti.

    "Buranın görüntüsünü sevmedim."

    Omuzundaki baykuş da uğursuz bir uğultuyla ona katıldığını belli etti. Kendini toparlamaya çalıştı Kath'ranis. Buçukluğu kırmak istemezdi. Ama bu tekinsiz yerde de savunmasız olmamak iyiydi.

    "Pekala küçük dostum, hadi içeri girelim." dedi druid gülümseyerek. Bir yandan da pelerinine sıkı sıkı sarındı ve sağ elini solundaki palanın üzerine koydu.

    _________________
    All power demands sacrifice...and pain. The universe rewards those willing to spill their life's blood for the promise of power.

    Power demands sacrifice.
    Back to top View user's profileSend private message
    Eldarin_






    Joined: Dec 20, 2006
    Posts: -27
    Location: Yolcu

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 1:31 pm Reply with quoteBack to top

    Artemis Entreri wrote:
    Dikkatlice zehiri masanın üstünden aldım, ve çantamın içine yerleştirdim. "Seninle iş yapmak güzeldi eski dostum.." dedim ve Mung daha arkasını dönmeden dükkandan çıktım.

    Tekrar 'Kızıl Dudak' denen yere gittim. Geri dönüş uzun ve yorucuydu. Bir müşteri edasıyla genel evin içine girdim. Pez.....'e Selenda'yı -(sabah konuştuğum kadının ismiydi bu)- sordum.


    Girişteki eleman ,Selenda nın içerde olmadığını, yarım saat içersinde gelebileceğini söyledi...


    *****


    Çrümcek ağı büyücünün önündeki yarım çember üzerinde birbiri üzerine atlaya atlaya içerde kalan herkesi yapış yapış bırakırken buradan kurtulmayı da neredeyse imkansız kılıyordu.içeride kalanlar ise bir taraftan nefes almaya çalışırken diğer yandan ağın yapışkan etkisinden kurtulmaya çalışmaktaydılar.

    Masasından dışarıyı beklenti içinde izleyen bir başkası, meşaleleriyle yolun sonundan gözüken güvenlik güçlerini görmesiyle beraber dışarı çıktı.Bu sırada;

    "Lanet yolcular, bikaç gün kodeste tıkılında buralarda nasıl davranılması gerektiğini öğrenin. Başbelaları!!!Lanet olsun sizlere..."

    Adam hızla dışarı çıktı bu sırada eliyle abartılı biçimde suçluların içeride olduğunu göstermekteydi.

    *****

    Jenna olayın şokundan yeni yeni kurtulur gibiydi.Valeros okunu örümcek ağlarının arasında ilgisiz bir noktaya attıktan sonra ona bakmakta olduğunu gördü.

    "Buradan gidin!" dedi orta sesle. "sizi suçlarlar..."

    Bir taraftanda Valeros a yakın olan duvarın dibindeki gizli girişi göstermekteydi.

    Ardından sylvos ile korucuya bakındı.

    "Sizde!!! Hadi!!!"

    Gnom ise korucu daha ne olduğunu anlayamadan onun elinden kurtularak hanın dışarsına doğru koşmaya başladı.

    şimşek in elinde bıçak ve keseler kalmıştı...

    _________________
    Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülükleri site yönetimindedir
    Back to top View user's profileSend private message
    Eldarin_






    Joined: Dec 20, 2006
    Posts: -27
    Location: Yolcu

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 1:53 pm Reply with quoteBack to top

    Necros_Spellweaver wrote:


    "Malikane mi? Bu mu?"

    "Buranın görüntüsünü sevmedim."

    Omuzundaki baykuş da uğursuz bir uğultuyla ona katıldığını belli etti. Kendini toparlamaya çalıştı Kath'ranis. Buçukluğu kırmak istemezdi. Ama bu tekinsiz yerde de savunmasız olmamak iyiydi.

    "Pekala küçük dostum, hadi içeri girelim." dedi druid gülümseyerek. Bir yandan da pelerinine sıkı sıkı sarındı ve sağ elini solundaki palanın üzerine koydu.


    Buçukluk druid in böyle bir tepki vereceğini düşünmüyordu.Neyse çokta önemli değildi.
    Kapıya doğru yaklaştı. cebindeki anahtar yığınını çıkartarak birkaçını kullandı ve kapının kilitlerini açtı.

    İçeriye berbat bir koku hakimdi. Etraftaki düznsizlik druid in başını döndürecekti neredeyse. Etrafta çeşitli alet edevat takımları, yiyecek içecekler, kirli yahut temiz giysiler hep içiçeydiler. köşede bir buçukluk daha yatmaktaydı işte orada.

    Helly druid e utangaç bir bakış fırlatı, uzun saçları birbirine karışmış, kıvır kıvırdılar.

    "etrafın dağınık olduğunu düşünebilirsin. aslında bunun sebebi benim ablam ve teyzem. bir iki hafta önce evden ayrıldılar. onlar ayrılınca evde bu hale gelicerdi işte. çokta temiz yaşadığımız söylenemez. annemle ablam evi derleyip toplardılar. onlar aslında ayrılırken haklıydılar.annemle ablam gerçekten iyi insanlardır. onlarla bi tanışsanız gerçekten tanıştığınıza memnun kalırsınız.zaten onlarda yeni insanlarla tanışmaktan daima memnun olurlar.hatta sizi onlarla bi şekilde tanıştırmam lazım.ama önce onların buraya gelmesi gerek. ya da biz ormanlara geri dönmeliyiz.ama biz ormanlara dönemeyizki. bizi ordan attılar.Ormandaki ahali hiç paylaşmaktan anlamazlar.ortak paylaşım gibi birşey yoktur ormanda yaşayan ahalide.ve annemlerde ormanlardalar şimdi.Sanırım bütün suç bizim fazlaca pasaklı olmamızdan kaynaklanıyor aslında. Eee şeyyy...seni sıkmıyorum değil mi??"

    Bu sırada ileride toz yığınının yanına eski bir halıyı toplayarak buranın içinde kıvrılmış yatan buçukluk başını ilgisizce kaldırdı.

    "Heyy. Helly...seni gerizekalı...bugün ne kadar iş yaptın söyle bakalım."

    Ses Helly ninkinden daha kalındı fakat bir buçukluğun sesi ne kadar kalın olabiliyorsa ancak o kadar.

    Helly lafları ağzında büzüştürüp karıştırmaya devam etti.ağzından anlaşılamayan homurtular çıkıyordu.En sonundaKath' ranis e döndü.

    "Buyur Remar" dedi ilerideki çökmüş koltuğu göstererek.

    "Buyur oturalım. Koltuk sana çökmüş gibi gelebilir ama aslında öyle değil. biliyorsun biz buçukluklar biraz kısayız. E koltukta oturacak kadar uzayamıyorsakneden koltuğu kendi boyumuza eşitlemeyelim dedik."

    Sonra hızla birkaç lafı daha ağzında geveleyiverdi.

    "eee Remar...bu arada sana Remar demem canını sıkmıyor değil mi? Herneyse ne diyecektim. Hah. hikayen nedir? niçin buralara düştü yolun??"

    _________________
    Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülükleri site yönetimindedir
    Back to top View user's profileSend private message
    Artemis Entreri
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jun 14, 2005
    Posts: 1521
    Location: Ýstanbul

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 1:57 pm Reply with quoteBack to top

    Eldarin wrote:

    Girişteki eleman ,Selenda nın içerde olmadığını, yarım saat içersinde gelebileceğini söyledi...


    *****


    "Eh.. Bekleriz o zaman... Biliyormusun dün gece onu
    sokakta gördüğümden beri düşünü kuruyorum. Başka biri ile randevusu
    yoktu değil mi ?"

    _________________
    Been there. Seen that. Got the scars.
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    Eldarin_






    Joined: Dec 20, 2006
    Posts: -27
    Location: Yolcu

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 2:02 pm Reply with quoteBack to top

    Artemis Entreri wrote:
    "Eh.. Bekleriz o zaman... Biliyormusun dün gece onu
    sokakta gördüğümden beri düşünü kuruyorum. Başka biri ile randevusu
    yoktu değil mi ?"


    "Hmm bu konuda bir bilgim yok bayım. Ama Selenda nadiren boşta kalır" burada Alroa ya manalı manalı göz kırptı...

    "Beklemek istiyorsanız buranın uzaklarında takılın birde. Malum kapının önünde bekleyenler pek hoşumuza gitmez... Hatta bakın ilerde bir taverna var. orda zamanınızı geçirebilirsiniz."

    Alroa genelevin 50 metre kadar ileride ' Altın Kılıç Hanı' nın tabelasını görmekteydi. suriçinde bu tip halkın alt katmanına hitap eden tavernalar çok bulunurdu...

    _________________
    Bu kullanıcı siteden ayrılan fakat forum düzeni açısından mesajlarının durması gereken kullanıcılar için ayrılmıÅ?tır. Kullanıcı kesinlikle yoktur. Sorumluluk ve yükümlülükleri site yönetimindedir
    Back to top View user's profileSend private message
    Artemis Entreri
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jun 14, 2005
    Posts: 1521
    Location: Ýstanbul

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 2:14 pm Reply with quoteBack to top

    Bir kaşımı havaya kaldırdım. Fazla bekletilmekten hoşlanmam... Sonra dışarı çıkıp adamın bahsettiği hana bir göz attım. Bu tür hanların durumu daha içeri girmeden, sırf tabeladan bile anlaşılabilirdi. Bir soluk aldım ve içeri girdim. Sinirlerim gergindi. Handa bir iki sert içki sinirlerimi yatıştırmaya yeterdi, ancak İş yapmadan önce asla içki kullanmam. Bugünlük birayla yetinmek zorunda kalacağım sanırım. Birada içkiden sayılmaz ama dimi ?

    Sakince hanın kapısını açtım ve içeri girdim...

    _________________
    Been there. Seen that. Got the scars.
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's websiteMSN Messenger
    wicked_one
    Kullanıcı
    Kullanıcı





    Joined: Jun 19, 2004
    Posts: 595
    Location: istanbul

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 3:36 pm Reply with quoteBack to top

    Ozan şaşırmıştı... Çevresine bakındı ve durumu anlamaya çalıştı... Gerçekten de dikkat etmezlerse başları belaya girecekti... Ve şuan kıza güvenmek istiyordu...

    ' Hey büyücü, gitme zamanı ' deyip onu kolundan tutup çekmeye başladı, bir yandan da elfe ' Eğlenceyi sonraya sakla, nasılsa daha uzun yaşayacaksın... ' dedi... Eğlenceyi kesmesi gerektiğinin farkındaydı, bu da onu üzüyordu...

    Büyücüyü çekerken, bir yandan da çapulcuların ağlardan kolay kolay kurtulmamasını istiyordu... Büyücüyü deliğin yanına getirdikten sonra, kızın yanına doğru, ''ağların olmadığı kenardan" yürüdü. 'Teşekkürler' deyip kızın yanağına bir öpücük kondurdu ve kulağına 'yakında yeniden görüşeceğiz' dedi...Deliğe doğru 'geldiği yerden' koşmaya ve Koşarken elfin ne durumda olduğuna bakmaya çalıştı.

    Arpeje başla, şarkıyı söyle

    _________________
    <div>De profundis clamavi at de Domine, serva animos nostros...</div><br>
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    Sylvos
    SeçilmiÅ? SavaÅ?çı





    Joined: Nov 21, 2004
    Posts: 1073
    Location: Darkon

    PostPosted: Mon Jul 04, 2005 3:42 pm Reply with quoteBack to top

    Quote:
    "Buradan gidin!sizi suçlarlar..." dedi barmen kız orta sesle.


    Burada kanunlar düzgün bir şekilde yürümüyordu belliki..Sylvos bir an beklemeden örümcek ağlarının olmadığı köşeden masasına doğru hızlı birkaç adımda vardı..Masanın üstüne bir iki bakır para koydu ve koca kılıcını kınına sokup sırt çantasını sırtına geçirip büyücü ve ozanın yakınındaki gizli girişe doğru hızla yöneldi.


    şehir onu beklediği gibi karşılamıştı.Ormandaki elflerin anlattığından fazlası olduğunu düşünüyordu şimdi.

    _________________
    -I grow tired of shouting battle cries when fighting this mage. Boo will finish his eyeballs once and for all, so he does not rise again! Evil, meet my sword! SWORD, MEET EVÄ°L!!
    Back to top View user's profileSend private messageSend e-mailMSN Messenger
    Lord Necros
    BaÅ?büyücü





    Joined: Apr 29, 2005
    Posts: 1916
    Location: Necropolis

    PostPosted: Sun Jul 10, 2005 11:14 am Reply with quoteBack to top

    Kath'ranis yavaşça uzanarak masadaki kolyeyi ve eline aldı ve inceledi. Belki özel bir işaret yda bir arma taşıyor olabilirdi kolye.

    Shandris memnuniyetsizce öterken Kath'ranis anlayışla ona baktı.

    "Evet, mecburum. O adamları bulmamız lazım. Bunun yanında buçukluk ve loncası ne kadar kötü şeyler yapıtrablirler ki bana? Ona da dediğim gibi şehirde güçlerimin yarısı işe yaramaz halde."

    Kath'ranis dikkatini yeniden kolyeye verdi.

    _________________
    All power demands sacrifice...and pain. The universe rewards those willing to spill their life's blood for the promise of power.

    Power demands sacrifice.
    Back to top View user's profileSend private message
    Display posts from previous:      
    Post new topicThis topic is locked: you cannot edit posts or make replies.


     Jump to:   



    View next topic
    View previous topic
    You cannot post new topics in this forum
    You cannot reply to topics in this forum
    You cannot edit your posts in this forum
    You cannot delete your posts in this forum
    You cannot vote in polls in this forum


    Powered by phpBB © 2001 phpBB Group

    :: HalloweenV2 phpBB Theme Exclusive ::
     
    FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.

    FRPWorld, yeni bir frp dünyası


    Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır.
    Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.


    Sayfa Üretimi: 0.60 Saniye