Frp World Ana Menü
  • Frp World
    » Anasayfa
    » Forum
    » Anketler
    » Akademi
    » Kitap Tanıtımları
    » Haber Arşivi
    » Haber Gönderin
    » Makale Gönderin

  • Üyelere Özel

  • Kişisel
    » Hesabınız
    » Özel Mesajlar
    » Üye Listesi
    » Üye Arama
    » Siteden Çıkış

  • Site Bilgileri
    » Top10
    » Site Hakkında Yorumlarınız
    » İstatistikler
    » Destekleyen Siteler

  • Kullanıcı Menüsü
    Hoşgeldin, Diyar Gezgini
    Üye Adı
    Şifre
    (Kayıt Ol)
    Üyelik:
    Son Üye: WilliamLin
    Bugün: 20
    Dün: 23
    Toplam: 90349

    Şu An Bağlı:
    Ziyaretçi: 1767
    Üye: 0
    Toplam: 1767

    FrpWorld.Com :: View topic - İhanetin İzinde (Orta Dünya - Ortak Çykü) - Tanıtım
    Forum FAQ  |  Search  |  Memberlist  |  Usergroups   |  Register   |  Profile  |  Private Messages  |  Log in

     İhanetin İzinde (Orta Dünya - Ortak Çykü) - Tanıtım View next topic
    View previous topic
    Post new topicReply to topic
    Author Message
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Thu Dec 10, 2009 9:32 pm Reply with quoteBack to top

    İhanetin İzinde…

    Orta Dünya’nın üçüncü çağında tarih sayfalarında yer alacak büyük çaplı bir sürü olay cereyan etmektedir. Karanlık Efendi Sauron’a karşı dokuz kişiden oluşturulmuş bir grup yoldaş Mordor Dağı’na doğru yola çıkmıştır. Elf Lordu Elrond’un konağında Sauron’un kölesi olmak istemeyen herkes bir araya gelmişti, sorunlarına çözüm bulmak için tartışmışlardı. Elfler, cüceler, hobbitler, insanlar ve kalbinde iyiliğe dair ufakta olsa bir kıvılcım taşıyan tüm diğer ırkların kaderi artık Ayrıkvadi’de yola çıkmış dokuz yoldaşın elindeydi.

    Sauron ise orta dünyayı egemenliği altına almakta kararlıydı, bunun içinde herkesi kendi tarafına çekmeye çalışıyordu. Çoğu zamanda başarılı oluyordu. En büyük ihaneti ise Ak Divan’ın lideri Saruman yapmıştı, Sauron’un kuklası olmuştu ve etrafında Sauron’a hizmet edecek büyük bir ordu kurmaktaydı. Elrond, bu ihanetin perde arkasını çözmek ve Saruman’ın ihanetin boyutunu öğrenmek için maceraperestlerden oluşan bir ufak bir grup kurmaya karar verdi.

    Orta Dünya’nın kaderinde belki tarih sayfalarında yazılmayacak olsan da söz hakkında bulunmak istemez misin? Sen de bu grubun bir parçası ol, Elrond ve iyi halklar senin hizmetini bekliyor. Katıl ve hayatının macerasına atıl…

    Not: Buraya yorumlar yapılmasın, çünkü burada orta dünya ile ilgili temel bilgileri paylaşacağım...


    Last edited by catboy on Sat Dec 12, 2009 11:12 am; edited 1 time in total
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Thu Dec 10, 2009 9:33 pm Reply with quoteBack to top

    Orta Dünya hakkında bilinmesi gereken temel bilgiler…

    1. Bölüm: Eru (Iluvatar) ve Ainur:

    Tolkien’ın yarattığı dünya daha oluşmadan önce Eru ya da daha sonra bilinen adıyla Iluvatar isminde kozmik bir varlık vardı. Eru, Ainur isimli ona hizmet edecek varlıkları yarattı. Tolkien, yayınevine yazdığı mektubunda Eru’nun Tanrı, Ainur’un ise melekler olarak temelde görülebileceğini yazmıştı. Ama ufak farklar vardı bu kavramlar arasında.

    Eru, Ainur’dan beste yapmalarını istedi, yaratacakları şarkılar aslında dünyayı meydana getirecekti. Her biri dünyanın başka bir parçasını söyledikleri şarkılarla oluşturdu. Kimisi toprağı şekillendirdi, kimisi de üstündeki canlıları yarattı.

    Ainur, sayıları belli olan ve dünyanın oluşumunda direk katkısı bulunan Valar ile Valar’a yardım eden kudretleri daha zayıf Maia’lardan meydana geliyordu. Bilinmesi gereken birkaç valar ve maia’dan bahsedeceğim sadece.

    Manwe: Valar’ın kralı olarak da geçer. Ainur’un Eru tarafından atanan lideridir. Rüzgârların Efendisidir. Dev kartalları da o yaratmıştır.

    Melkor: Eru, onu Manwe ile kardeş olarak görüyordu. Ainur arasında Manwe’nin ardından en kudretli olandı. Ama Manwe’nin liderliğini kıskandı ve yaratılan dünyayı bozmaya çalıştı hep. Sonra maia’ları kendi tarafına çekmeye başladı. Morgoth ismiyle anılmaya başlandı. İlk çağda mağlup edildi.

    Aule: Toprağı işlemiş ve cüceleri yaratmıştır.

    Yavanna: Aule’nin eşidir. Ormanları, hayvanları, bitkileri ve son olarak ağaçların çobanları olarak bilinen entleri yaratmıştır. Cücelerin ormanlara tahrip edeceğinden korktuğu için entleri yaratmıştır.

    Varda: Manwe’nin eşidir. Elflerin nerdeyse her şarkısı, ağıtı ve şiirinde geçer. Gökyüzündeki yıldızlar onun eseridir.

    Sauron: Aule’nin çırağı olan bir maia idi. Çok çalışkan ve hırslıydı. Ustasından demircilik ve mücevher işçiliği ile ilgili her şeyi öğrendi. Melkor’un sözlerine inandı ve onun sağ kolu oldu. Ordularını yönetti ve diğer maiaları da Melkor’un izinden gitmelerini sağladı. şekil değiştirme yeteneği sayesinde istediği biçime dönüşebiliyordu. Melkor’un yenilmesiyle pişman olduğuna inandırdı ve elflere iyi niyetini gösterdi. Onlara Aule’den öğrendiği şeyleri öğretti ve sihirli yüzüklerin yapımına başladı. Tüm ırkları etkisi altına almak için Tek Yüzük’ü dövdü ama niyeti anlaşıldı. Son İttifak’tan sonra bedeni yok edildi, ama ruhu kalesinin yer aldığı Mordor’a geri döndü. Baraddur kulesinin üstüne yerleşti ve bir göz şeklini aldı. Oradan tüm dünyayı gözetleyerek, tekrar eski kudretine geri dönmesini sağlayarak yüzüğünü aramaya başladı.

    Balroglar: Melkor’a inanan maiaların bir kısmı balrog ismi verilen canlılara dönüştüler. Bedenleri alevle kaplanmış iblislerdi. Çoğu yakalandı ve toprağın derinliklerindeki zindanlara hapsedildi.

    Istari: Büyücüler ya da Arifler olarak da bilinirler. Beş kişidirler. Ççüncü Çağ’da Valar, onları iyi halkları Sauron tehdidine karşı bilinçlendirmek için yolladı. Bilinen en önemli üç kişi vardır: Gandalf, Saruman ve Radagast. Lorien Hanımı Galadriel’in önderliğinde Ak Divan kuruldu, lider olarak da Saruman belirlendi. Galadriel’in aslında Gandalf’ın lider olmasını istediği bilinmektedir.

    Gandalf: Gri Hacı, Mithrandir gibi bir sürü takma ismi vardı. Ama asıl adı Olorin’di. İkamet ettiği belli bir yer yoktu, orta dünyayı dolaştı. Bu yüzdendir bir sürü takma adının olması. Manwe ve Varda’dan merhamet ve bilgelik öğrendi. Hobbit ırkı ilgi alanıydı, onların kültürleri, tarihini ve dillerini araştırdı. Sauron tehdidine karşı en çok çalışan büyücülerden biriydi. Aragon, Elrond, Bilbo ve Radagast ile dost oldu. Saruman’ın ihanetinin ardından Elrond’un evinde iyi halkların bir araya gelip Sauron’a karşı ne yapmaları gerektiğini düşündükleri tartışmaya katıldı ve Mordor’a gidecek kardeşliğe liderlik etme görevini üstlendi.

    Saruman: Curunir olarak da bilinir. Ak Divan’ın liderldiğini yapmıştır. Isengard’daki Orthanc Kulesi’ne yerleşmiştir. Güç yüzükleri ilim alanıdır. Palantir taşıyla Sauron ile görüşmesinin ardından Sauron’a katıldı. İkna edici sesini kullanarak etrafında Sauron için koca bir ordu toplamaya başladı.

    Radagast: Gandalf onu kuzeni olarak tanıtsa da aslında aralarında akraba bağından çok derin bir dostluk vardı. İsminin anlamı kuş aşığı’dır. Yavanna’nın öğrencisiydi. Bu yüzden konuşan halklarla pek görüşmeyi tercih etmezdi, hayvanlar ve bitkiler onun ilim alanıydı. Rhosgobel’de yaşardı.
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Sat Dec 12, 2009 10:52 am Reply with quoteBack to top

    2. Bölüm: Elfler:

    Orta Dünya’nın konuşabilen ilk ırklarındır. Iluvatar’ın çocukları olarak da bilinirler. Melkor, elflerin bir kısmını yakalayıp ork denilen tehlikeli bir ırka dönüşmüştür.

    Melkor tehdidine karşı ilk çağda Valar, elflerin bir kısmının kendi şehirlerinde yaşamalarına izin vermişti. Buna göre elfler ışık elfleri (Çlümsüz diyarı görmüş olanlar) ve karanlık elfler (Çlümsüz diyarı görememiş olanlar) diye ikiye ayrılırlardı.

    Yaşadıkları yerlere göre Elfler:

    1- Ayrıkvadi: İkinci çağda Elf Lordu Elrond tarafından kurulmuş bir şehirdir. Imladris olarak da bilinir. İyi halklar “Son Sıcak Yuva” olarak da bahsederler. Burada yaşayan elfler dost canlısı ve bilgedirler. Ata binmeyi seven elflerdendir. İnsanlarla da araları iyidir. Son İttifak’a katılan Elf Kralı Gil-Galad’ın soyu da burada yaşamaktadır. Bu yüzden de Sauron hakkında diğer elflerden daha çok bilgileri vardır. Tarihle de içli dışlıdırlar, kütüphaneleri ile de tanınırlar.

    Çnemli şahsiyetler:

    Elrond: Yarı-elftir. Kardeşi Elros’tur. İlk çağın sonlarına doğru dünyaya gelmiştir ve Son İttifak’ta Gil-Galad ile birlikte savaşmıştır. Elflerin güç yüzüklerinden Vilya’yı o muhafaza etmiştir. Eşi Celebrian (Galadriel’in kızı) doğduğu şehir Lorien’e olan yolculuğu sırasında orklar tarafından yakalanmış ve ağır bir şekilde yaralanmıştı. Elrond onu iyileştirse de eşinin isteğiyle Çlümsüz diyara yollamıştı. Oğulları ikizler Elladan ve Elrohir’dir. Arwen isminde de bir kızları vardı. Liderliği, bilgeliği, engin tarih bilgisi, savaş becerileri, geleceği tayin edebilme ve iyileştirme yetenekleri ile tanınırdı.

    Arwen: Akşamyıldızı olarak da bilinir. Ata binme konusunda diğer dişi elflerden daha yetenekli olduğu bilinmektedir. Annesinin doğduğu yer Lothlorien’de Aragorn ile karşılaştı ve ona âşık oldu.

    Glorfindel: İlk çağda Melkor ile yapılan savaşların birinde bir balrog ile teke tek dövüşüp onu yenmiştir. Altın saçlı nadir elflerden biridir. Elrond’un yakın dostudur.

    2- Lothlorien: Celeborn ve eşi Galadriel’in şehridir. Altın yaprakları olan ağaçlarla kaplı bir ormana kurulmuştur şehir aslında. Galadriel şehre kötülük girmesin diye büyü yapmıştır. Mücevher işçiliğinde kendilerini geliştirmişlerdir. İçlerine kapanık elflerdir. Yabancılardan hoşlanmazlar. Ayrıkvadi dışında diğer elflerle bile görüşmezler. Elrond’un, Galadriel’in kızı Celebrian ile evlenmesinin ardından iki şehir arasında daha sıkı bir ilişki gelişmiştir.

    Çnemli şahsiyetler:

    Celeborn: Lothlorien şehrinin lordudur. Valar’ın ölümsüz diyarlarını görmemiş elflerdendir. Elfler arasında en arif kişi olarak bilinir.

    Galadriel: Valar’ın ölümsüz diyarını görmüş Noldor elflerindendir. Noldor’un isyanının ardından Orta Dünya’ya dönmüştü. Celeborn ile evlendikten sonra Altın Orman diyarının Hanımı olmuştu. Elflerin güç yüzüklerinden Nenya’yı muhafaza etti. Yüzüğün gücüyle kendine bir çeşme inşa etti. O çeşme sayesinde de hem geçmişi, hem bulunduğu zamanı hem de geleceği görebiliyordu. Aynı zamanda Lothlorien’e kötülüğün girmemesini sağladı. Istari’nin gelişiyle onları ikna etti ve Ak Divan’ı kurdu.

    Haldir: şehrin kuzey kısmında nöbet tutan koruculardandı. Yabancıların saklı Lothlorien şehrinin yerini bulmalarına engel olmak onun göreviydi. İki erkek kardeşi vardı.

    3- Mithlond: Gri Limanlar adıyla da bilinir. Elflerin ölümsüz diyara gitmeleri için bindikleri gemiler bu şehrin tersanelerinde yapılır. Gemicilik ve balıkçılıkla geçinirler.

    Cirdan: Gemiyapıcısı olarak da anılır. Mithlond şehrinin yöneticisidir. En yaşlı elftir. Elflerin güç yüzüklerinden Narya’yı o muhafaza etti.

    4- Kuyutorman: Orman elflerinin şehridir. Kendilerini dış dünyadan izole etmişlerdir. şehirlerinden gerekmedikçe çıkmazlar. Valar’ın ölümsüz diyarına gitmemiştir hiç biri ilk çağda. Bu yüzden diğer elfler kadar arif değillerdir. Avcılık geçim kaynaklarıdır. Cücelerle aralarında uzun süredir bir anlaşmazlık vardı. Nehir insanlarıyla araları iyidir.

    Thranduil: Orman elflerinin kralıdır. şehirlerine yakın olan Sauron’un ikinci çağda iken kullandığı sığınağı Dol Guldor’dan gelen orklar ve Sauron’un hizmetkarları Nazguller ile uzun bir süre savaşmıştı yardım alamadan diğer iyi halktan.

    Legolas: Kuyutorman Prensi, Thranduil’in oğlu. Cücelere karşı bir önyargısı vardı. Diplomasiyi pek sevmezdi. Orman elflerinin aksine ata binmeyi bilirdi. Yayı aynen bir ozanın sazı gibi ustalıkla kullanırdı. Mordor'a gidecek olan grubun üyelerinden biri olmayı kabul etti.

    Not: Elfler böyle, elf yaratmak isteyen olursa bu dört elf türünden birini kullanabilirsiniz. Çzelliklerine dikkat edin…
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Mon Dec 14, 2009 7:54 pm Reply with quoteBack to top

    3. Bölüm: İnsanlar:

    İlk çağda elflerden sonra yaratılmış ikinci konuşabilen ırktır. Elfler Orta Dünya’ya bağlı oldukları halde (Çldüklerinde ruhları Mandos’un salonlarına gider ve dünyanın sonuna kadar orada kalacaktır.) insanlara hediye olarak bahsi geçen ölüp dünyayı sonsuza kadar terk edebilme hakkı verilmiştir. Eru’nun insanların ruhlarıyla başka bir planı olduğundan bahsedilir ama bu kesin bir bilgi değildir.

    İlk çağda Melkor ile olan savaşlarda elflerin yanında yer alan insanlara Edain ismi verilmişti. Elrond’un kardeşi Elros daha sonra Numenor denilen bir insan ırkının atası oldu. Numenor normal insan ırkından daha bilgeve daha uzun ömrü olan bir ırktı. İlk çağda elflere olan desteklerine karşılık olarak Orta Dünya ve ölümsüz diyarlar arasında yer alan denizin ortasında bir ada şehir inşa edilmişti onlar için. Ancak Sauron yüzünden bu şehir yıkılmıştı, sağ kurtulanlar Elendil ve oğulları etrafında toplanmış ve Orta Dünya’da yeni krallıklar kurmuşlardı.

    İnsanlar hem iyi hem de kötü taraf için savaşmışlardı, ama bizi ilgilendiren sadece iyi halk olduğundan onlardan bahsedeceğim.

    Yaşadıkları yerlere göre insanlar:

    1- Gondor: Minas Tirith baş şehridir. Mordor’a çok yakındır, bu yüzden de Sauron ile hep savaş halindedir şehir. Kralın soyunun kaybolmasının ardından vekilharçlar yönetmeye başlamıştır ülkeyi. İki önemli askeri kolu vardır (yani Gondorlu olmak isteyen ikisinden birini seçecektir.): Gondor şövalyeleri ve Ithilien kolcuları.

    Boromir: Gondor’u yöneten vekilrarç Denethor’un büyük oğluydu. Gondorlu şövalyelerin komutanıdır. Her savaştan önce üflediği bir savaş borusuyla tanınırdı. Gördüğü bir rüya üzerine Ayrıkvadi’ye Elrond’a danışmaya gitti. Mordor’a gidecek olan grubun bir parçası oldu.

    Faramir: Gondor’un etrafındaki şehirleri korumakla görevli özel kolcu kuvvetinin komutanıydı. Boromir’in küçük kardeşidir. Tek isteği babasının Boromir’e duyduğu güvenin aynısını kendisine de duymasıydı. Boromir ile arası çok iyiydi. Boromir’in gördüğü rüyanın aynısından kendisi de gördü, ama yolun tehlikeli olduğunu bildiğinden Boromir kardeşinin Ayrıkvadi’ye gitmesine izin vermedi.

    2- Rohan: Süvarileriyle tanınan bir ülkedir. Ata binmeyi bilmeyen kimse yoktur. Kadını da erkeği de savaşçıdır. Gondor ile araları çok iyidir. Tarım ile geçinirler. Kralları Theoden’di. Oğlu Theodred ve yeğenleri Eomer ve Eowyn’di. (Bunları tek tek yazmaya gerek duymadım, çünkü daha kitaba göre ortak öykünün geçeceği zaman diliminde pek bahsi geçecek bir şeye imza atmadılar.)

    3- Esgaroth: Nehir insanlarının yaşadığı şehirdir. Cücelerle aynı bölgede yaşarlar. Balıkçılık en önemli geçim kaynaklarıdır. Cüceler ve orman elfleriyle ticaret yaparlar.

    4- Beornlar: Ulu Nehir ve Kuyutorman arasında kalan bölgelerin hâkimidirler. Grimbeorn liderleridir. Bölgelerinden geçmek için her ırk (cüce de olsa elf de olsa hatta ork bile olsa) ücret ödemek zorundadır. şekil değiştirici ırktır, ayıya dönüşebilirler. Hayvanlarla da telepatik olarak konuşabilirler.

    5- Dunedain: Gondor kralının soyunun unutulmaması için Nazgul lideri Büyücü-Kral Arnor’u yıktığında ortaya çıkan askeri bir güçtü. Orta Dünya’yı Sauron tehdidine karşı köşe bucak dolaşmışlardır. Bilmedikleri toprak parçası yoktu. Her konuda kendilerini geliştirmişlerdir. (Kusursuz insan modelindedirler, kanlarında Numenor kanı olduğundan dolayı olabilir.) Gandalf ve Elrond ile dostturlar ve ikisinin hizmetindedirler.

    Aragorn: Genç yaşta babasını kaybettiğinde, Gondor kralının son varisi olduğu ortaya çıkmasın diye Elrond’a evlatlık verilmişti. İsmini ve soyunu Elrond ondan yirmi yaşına gelene kadar saklamıştı ve ona Estel adını koymuştu. Gerçeği öğrendikten sonra Dunedain’in bir parçası olmuş ve Orta Dünya’yı keşfe çıkmıştı. Mordor’un ardında yer alan topraklara bile gitmişti. Gandalf’ın en güvendiği dostuydu. Lothlorien şehrinde Elrond’un kızı Arwen ile karşılaştı ve ona aşık oldu. İkinci kez karşılaştıklarında birbirlerine söz verdiler zamanı geldiğinde evleneceklerine dair. Shire ve Bree çevresinde Yolgezer lakabıyla tanınırdı. Gandalf’ın önderliğinde yola çıkan grubun en değerli üyelerinden biri oldu. Elendil’den yadigâr Sauron’un parmağını kopartan kırık kılıç Narsil’i taşırdı yanında her zaman. (Her zaman taşırdı, siz filmlere bakmayın o külliyen yalan.)

    Not: İnsan veya elf yaratmak isteyen lütfen karakter planınızı oluşturmaya başlayın artık.


    Last edited by catboy on Fri Dec 18, 2009 2:50 pm; edited 1 time in total
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Fri Dec 18, 2009 2:49 pm Reply with quoteBack to top

    4. Bölüm: Hobbitler:

    Ççüncü çağa kadar diğer halklarla pek ilişkileri olmamıştı. Shire isminde bir bölgede yaşarlardı. İnsanlarla akrabalıkları olduğu tahmin edilmektedir. Cüceler gibi kısa boylulardır, ama cüceleri andıran bir yapıları yoktur. İnsanların minyatür halleri gibi dururlar daha çok. Barışçıl bir halktır. Kılıç kullanmaktan bile pek anlamazlar. Ama saklanmayı çok iyi bilirler. Sessizce hareket ederler ve etraftakiler onların varlığını bile anlamazlar. Pipo içmek, dedikodu yapmak ve neredeyse her gün saçma bir bahane uydurarak kutlamalar düzenlemek hobbitlerin genel hobileri arasındadır.

    Yaşadıkları yere göre hobbitler:

    1- Shire: Shire bölgesinde hobbitköy adıyla bilinen yerde yaşarlar. Tarım ile geçinirler. Hiçbir halkla ilişkileri yoktur, hatta diğer hobbitlerle bile görüşmezler pek. Gandalf bu hobbitleri keşfetmişti ve buradaki hobbitlerin diğer iyi halklar tarafından da tanınmasını sağlamıştı. (Tabi bu aynı zamanda Sauron’un da bu barışçıl halkı fark etmesine neden oldu.)

    Çnemli şahsiyetler:

    Bilbo: Maceraya atılan ve Shire isminin orta dünyanın genelinde yayılmasını sağlayan hobbitti. Gandalf ile dost oldu. Cüceler ve elflerin dostluğunu kazanmış ilk hobbitti. Beornların bile dost ilan ettiği ve bölgelerinden geçerken para istemedikleri tek hobbitti. (Beornların dost ilan ettiği diğer kişiler de Gandalf ve Radagast’tı.)

    Gandaf’ın ikna etmesiyle bir grup cüceye Yalnız Dağ’a sızmaları ve ejderha Smaug’u alt etmelerine yardım etmeyi kabul etmişti.

    İlk yaşadığı macerasında (trollerin arasına sızıp yemeklerinden çalma üzerine kurulu bir maceraydı) Sting ismini taktığı bir kama edinmişti. İlk maceranın sonunda Ayrıkvadi’ye varmıştı ve Elrond ile karşılaşmıştı.

    İkinci macerasında (Gandalf’ın önderliğinde cücelerin Dumanlıdağlar’ı geçmesine yardım etmek üzerine kurulu bir maceraydı) ise Gollum ile karşılaşmış ve ondan Sauron’un tek yüzüğünü çalmayı başarmıştı.

    Ççüncü macerasındaysa Beornların dostluğunu kazanmış ve orman elfleri ile cücelerin arasını düzeltmişti. Böylece tüm iyi halkın daimi dostu da olmuştu.

    Smaug’dan geri alınan hazinelerin büyük kısmı Bilbo’ya hediye edilince Shire’ın gelmiş geçmiş en zengin hobbiti oldu. Cüceler ilk defa kendileri dışında birisine mithril denilen bir alaşımdan yapılmış olan bir zırhı hediye etmişti. Küçük kuzeni Frodo’yu evlat edindi. Gandalf’ın önerisine uydu ve tek yüzüğü Frodo’ya emanet etti. Ayrıkvadi’ye gitti ve maceralarını öykü halinde yazmaya başladı. Ayrıkvadi’de Aragorn ile dost oldu. Aragorn ilk defa Bilbo’ya Arwen’e olan aşkını açıklamıştı. Daha sonra Bilbo’nun desteğiyle de Arwen’in babası Elrond’a açıkladı. Tüm asil ve büyük kişilerin (Aragorn, Gandalf, Elrond, Thranduil vs.) Bilbo’ya olan bu büyük güveni ve sevgisi hiçbir zaman eksilmemişti ve onun yazdığı öykülerle şiirler her zaman Ayrıkvadi’de okunmuştu.

    Frodo tek yüzüğü Ayrıkvadi’ye getirdiğinde dokuz kişilik bir grup toplandı. Bilbo, Frodo’nun da Mordor’a olan yolculuğa katılacağını öğrendiğinde ona Sting’i ve mithril zırhını hediye etti.

    Kişisel not: Bilbo gibi olmak vardı, dost olmadığı bir Saruman kalmış eğer onunla da dost olsaydı Saruman hayatta Sauron’un tarafına kaymazdı. Çünkü iyi yürekli bir hobbitin dostluğu en acımasız kişiyi bile yumuşatırdı. (Cücelere karşı sert bir tutum sergileyen orman elfi kralı Thranduil’i ele alalım mesela. Sırf Bilbo sayesinde cüceler ve orman elflerinin arası düzelmişti. Gandalf ve Elrond’un yapamadığını iyi yürekli Bilbo başardı.)

    Frodo: Ailesini küçük yaşta kaybetti. Bilbo onu evlat edindi ve tüm servetini ona bıraktı tek yüzük ile birlikte. Bilbo’dan genç yaşta elfçeyi öğrendi. Meraklı ve zeki bir hobbitti. (Nadir bulunan hobbit özellikleridir.) Tek yüzüğü uzun bir süre sakladı. Gandalf’ın önerisiyle yanına aldığı arkadaşları Sam, Merry ve Pippin ile beraber Ayrıkvadi’ye yüzüğü getirdi. Yolda Aragorn ile karşılaştı ve başta ona güvenmese de ardından en çok güvendiği dostu oldu. (Sam’in ardından tabi!) Mordor’a olan yolculukta tek yüzüğü taşıma görevini üstlendi. Gandalf ve Aragorn’un ölümüne koruyacakları kişilerden biri olma konumuna yükseldi. (Herkesin başına gelmeyecek büyük bir şanstır bu, Orta Dünya’nın en yiğit ve asil kişileri tarafından korunuyorsun ve seviliyorsun!)

    Sam: Hobbitköyde yaşayan bir hobbitin tüm özelliklerini taşır. Tarım dışında becerebileceği bir meslek dalı yoktur. Ama tarım işinden çok iyi anlar. (En iyi patatesleri o yetiştirir.) Aşçılığı da çok iyidir. Hayvanlarla da arası iyidir. Frodo’ya çok bağlıdır ve Frodo’nun herkesten çok güvendiği birisidir. Muhabbet etmeyi çok sever, çok gevezedir ve bilmediği şeyler hakkında atıp tuttuğu olur. Elflerle karşılaşmak en büyük hayaliydi ve Ayrıkvadi’ye olan yolculuğunda bolca onlarla karşılaştı zaten. (Hatta Glorfindel ile bile karşılaştı.) Frodo’yu Gandalf ve Aragorn ile beraber ölümüne korur. (Tabi bu işi yaparken diğerlerinden daha az başarılı olur ve ilk kendisi ölürdü.) Bree’de satın aldıkları Bill isimli bir midilli’ye aşırı derecede bağlandı ve onun isteğiyle Bill de kardeşliğin bir üyesi oldu.

    2- Erdiyarı: Yaşlı Orman’ın yanında kurulu bir köydür. Tarım ile uğraşırlar ama aynı zamanda balıkçılık da geçim kaynaklarından biridir. (Sudan hoşlanmayan Hobbitköylü hobbitler için garip bir uğraşıdır balıkçılık, hem zaten balıktan da hoşlanmazlar.) Oyuklarda yaşayan diğer hobbitlerden daha farklı olarak evlerde yaşarlar.

    Merry: Tam adı Meriadoc’tur ama asıl ismini hatırlayan pek çıkmaz. Frodo’nun çocukluk arkadaşıdır. Kuzeni Pippin ile beraber takılır genelde. Bilbo’nun sihirli yüzüğünü ilk fark eden hobbitti ve Frodo’nun da Bilbo gibi bir yolculuğa çıkacağını öğrendiğinde arkadaşlarıyla bir plan yaptı. Frodo, gerçeği anladığında dostlarının peşinden gelmemesi için erkenden yola çıkacağı düşüncesiyle ona hiçbir şey bilmiyormuş gibi davrandılar.

    Shire ve çevresini en iyi bilen hobbitlerden biriydi. Sal kullanmayı da bilen nadir hobbitlerdendi. şaka yapmayı sevse de ciddi konularda da nasıl davranması gerektiğini bilirdi. Yaşlı Orman’a bile girdiği olmuştu. Pippin ile beraber Mordor’a olan yolculuğa katıldı. Elrond her ne kadar Pippin’i hobbitleri Sauron tehdidine karşı uyarsın diye geri yollamak istese de Gandalf hobbitlerin arasındaki dostluk nedeniyle onları ayırmaması gerektiğini belirtti.

    Hobbitlerle bağlantılı diğer kişiler:

    Gollum: Frodo inanmak istemese de Gollum da nehir kenarında yaşamayı seven hobbitlerden biriydi. (artık nesli tükenmiş bir hobbit soyudur) Asıl adı Smeagol’du. Kuzeni Deagol, tek yüzüğü bulmuştu ama Smeagol onu yüzük için öldürmüştü. Sonra köyünden kovulunca Dumanlıdağlar’ın derinliklerinde yerleşti. Çıkarttığı sesle nedeniyle Gollum ismi takıldı ona dalga geçmek amacıyla, ardından bu isme alıştı ve gerçek adını unuttu. Yıllar sonra Bilbo, onunla karşılaştı ve ondan tek yüzüğü çaldı. (Yüzüğün ilk başta onun olduğunu bilmiyordu, ardından yüzüğün görünmezlik özelliği olduğunu fark edince Gollum’u gizlice takip etmişti ve çıkışa ulaşmıştı.)

    Bilbo’dan yüzüğünü geri almak için dışarı çıkmış ve Mordor’a kadar gitmişti. Orada orklar tarafından yakalandı ve işkence altında Bilbo’nun adını ve yaşadığı yeri söyledi. Ardından orklar Gollum’u serbest bıraktılar. Gandalf, Bilbo’nun yüzüğü hakkında daha fazla bilgi almak için Gollum’un peşindeydi, onu bulmak için Aragorn’dan yardım istedi. Mordor’a yakın Çlü Bataklıklar’da Aragorn onu yakaladı ve orman elflerinin yaşadığı yer olan Kuyutorman’a götürdü. Gandalf onu orada sorguladı ve Bilbo’nun yüzüğünün aslında Sauron’un kayıp yüzüğü olabileceğini fark etti. Gollum Kuyutorman’da hapsedildi. Ama orman elfleri ona nazik davranıyordu. Orklar Kuyutorman’a saldırınca Gollum bunu fırsat bildi ve kaçtı.

    Tom Bombadil: Yaşlı Orman ve Höyük Yaylaları bölgesinin hâkimidir. Kimse onun aslında neyin nesi olduğunu bilmez. Altınyemiş eşidir. Sauron’un tek yüzüğünün gücü onu etkilemez. Yüzük onu görünmez yapamaz, ama aynı zamanda yüzüğü takmış kişileri de görebilir. Aslında maialardan biridir eşi ile beraber. Ama Orta Dünya’nın sorunlarıyla ilgilenmezler. Frodo Ayrıkvadi’ye giderken Yaşlı Orman’a girince Tom Bombadil ile karşılaştı. Tom Bombadil ona yardım etti ve onunla dost oldu. Elrond Ayrıkvadi’de Sauron konusunda Tom Bombadil’den yardım istemeyi önerse de Gandalf, Tom Bombadil’in yüzüğün önemini anlamayacağı gerekçesiyle reddetti öneriyi. (Bilbo, elflerle, cücelerle ve büyücülerle dost olabilir ama Frodo’ya bakın hele: Sauron’un kudretinin sıfır olduğu bir maia’yı dost edinmiş kendine!)
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Thu Dec 24, 2009 6:05 pm Reply with quoteBack to top

    5. Bölüm: Cüceler:

    Valar’dan biri olan Aule, Eru’ya danışmadan yaratmıştır. Elflerin nasıl olduğunu sadece tahmin ettiği için Aule onlara yakın bir ırk yaratmaya özen gösterdi, Melkor tehdidine karşı cüceleri dayanıklı bir ırk haline getirdi. Eru, cücelere gösterdiği bu özen sebebiyle Aule’nin yarattığı bu ırkın orta dünyada yaşamasına izin verdi, ama daha elfler bile dünyaya gelmemişti. Bu nedenle cüceler Aule’nin yanında bir süre beklediler, elflerin gelişini ve elflerin ardından orta dünyaya yollandılar. Egolarına çok düşkün elfler, kendilerinden önce yaratıldığı halde cücelerin sırf elfler için bekletilmesi sebebiyle kendilerini “kutlu halk” olarak tanıtmaktan gocunmazlar.

    Naugrim veya Khazad olarak da bilinirler ve aslında bunları doğal olarak cüce gibi aşağılama da katılmış bir kelimeden daha çok tercih ederler. Sadece elfler ve büyücüler bu özel isimleri bilirler, hobbitler, insanlar ve diğer ırklar cüce demeye devam etmişlerdir her zaman onlara.

    Cüce kadınları hiçbir zaman göz önünde olmamıştır, hatta çoğu ırk (özellikle hobbitler) cücelerin toprakta yetiştiğine inanmaktadır. Cüce kadınları kendi yurtlarından hiç ayrılmadıklarından pek bilinmezler, nasıl göründüklerine dahil bile bir bilgi yoktur. (Gandalf ve Beorn, sakalları olmadığına yemin etse de elfler bile cüce kadınlarının sakallarının olduğunu ve her gün tıraş olmak zorunda olduklarını düşünürler, bu konuda da alay etmeye bayılırlar.)

    Elfler ve cüceler hiç mi hiç anlaşamazlar. Elflerin bayık şiirlerine karşı cücelerin son derece keyifli ve bir sürü müzik aletinin eşlik ettiği şarkıları vardır. Besteciler, en az savaşçılar ve kralın danışmanları kadar saygıyla anılırlar. Demircilik mesleğinde iyi olmalarının en önemli nedeni dağların diplerini araştırmaya duydukları hevestir. Aule’nin hayal gücüyle yaratılmış mineralleri keşfetmenin heyecanının doruk noktası mithril denilen alaşıma ulaşmaları olmuştur ve mihtril, cüceleri elflerden bile daha zengin bir ırk konumuna yükseltmiştir. Elflerin bu sebeple cüceleri kıskandığı ve bir gün başınıza bu mithril yüzünden bir iş gelecek diye sırf kıskançlıktan boş yere tavsiyeler verildiği bilinmektedir. Tabi bu tavsiyelerin kıskançlıktan ziyade bilgelikten kaynaklandığı çok sonra ortaya çıkacaktı.

    Moria madenleri cücelerin mithrili keşfettiği yerdi. Orklar da mithril dayanıklılığını fark etmişti, cücelerin ağzı bu tür konularda pek sıkı değildi. Nasıl mithrilden güzel bir zırh yapılır diye sor, on gün boyunca bunu dersini sana verirler egolarını patlata patlata. Bu yüzden de yıllar süren Moria savaşları başladı orklar ve cüceler arasında. Bu esnada da elflerin korktuğu şey olmuş ve ilk çağda dünyanın derinliklerine gömülmüş bir balrog ortaya çıkıp hem orkları hem de cüceleri tek başına kırbacıyla yakıp kavurmuştu. Mithril ne cücelere ne de orklara kalmıştı böylece. Ama cüceler cesaretlerini topladıkça Moria’ya dönmüşler ve yine ağızlarının payını almaya devam etmiştir.

    Yaşadıkları yerlere göre cüceler:

    1- Ered Luin (Mavi Dağlar): İlk çağdan beri ayakta kalmaya çalışan kadim cüce şehirlerinden biridir. Mithlond (Gri Limanlar) ve Shire’a oldukça yakındır. Buranın cüceleri gezgin ve ticarete meraklıdırlar. Hobbitleri diğer ırklar keşfetmeden çok önce biliyorlardı. Hobbitler eğer merak ederlerde Orta Dünya’dan havadisleri burada yaşayan cücelerden alırlardı.

    2- Erebor: Yalnız Dağ’da yer alan cücelerin ana şehridir. Ejderha Smaug tarafından yıllar önce ele geçirildiğinde Gandalf ve Bilbo’nun yardımlarını alarak cüceler şehri geri almışlardı. Tabi önce Beş Ordular Muharebesi yapılmıştı. (Cüceler, orman elfleri, nehir insanları, dev kartallar, beornlara karşı orklar, warglar ve ejderha Smaug) Demircilik ve madencilik mesleğinde çok ilerlemişlerdi. Orman elfleriyle konuşmamaya hatta karşılaşmamaya özen gösterirler. Hobbitler dışında (Bilbo sayesinde) dost gözüyle baktıkları ırk yoktur zaten. Kralları ise Dain’dir.

    Sauron, hizmetkarları olan nazgullerden birini Erebor şehrine yollamış, onların hobbit ırkı bilgisinden faydalanmak istemişti. Cüceler, Sauron’a ne kesin yardım sözü vermişler ne de reddebilmişlerdi. Sauron’a düşman olmak istemiyorlardı, bu yüzden de Elrond’a danışmak için Kral Dain, en yakın dostu Gloin’i ve onun oğlu Gimli’yi göndermişti.

    Gloin, cüceler arasında en zeki olanlardan biriydi. Mühendislik becerileriyle şehri geliştiren farklı cihazlar yapmıştı. Her zaman yanında çakmak taşımasıyla tanınırdı en çok.

    Gimli, Mordor'a olan yolculukta cüceleri temsil etmesi için gönderildi daha sonra. (Gimli için ekstra bilgiye gerek yoktur herhalde.)

    3- Moria: Kral Dain’den izin alarak Balin yanına aldığı bir grup cüceyle Moria’da yine şehir kurmuştu. Mithrile yine ulaştıktan sonra sıklıkla Erebor’a durumları hakkında rapor yolluyorlardı. Ama uzun zamandır onlardan haber alınamamıştı.

    Not: Ayrıkvadi’ye Moria’dan bir cüce gelemeyeceğine göre yalnızca Erebor ya da Mavi Dağ cücelerinden birisi olabilirsiniz. Gezgin ve ticaret yapan cüce mi (Mavi Dağlar) yoksa demirci, madenci ve mühendis mesleklerinden biri olabileceğiniz bir cüce mi(Erebor) olmak istersiniz?
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Fri Jan 01, 2010 5:51 pm Reply with quoteBack to top

    6. Bölüm: Elrond’un Divanı:

    Elrond, tüm iyi halkı Ayrıkvadi’ye davet etmişti. Sauron’a karşı ne yapılması gerektiğini tartışacaklardı. Bir sürü konu konuşuldu, bazı sırlar açığa çıktı. Divanda kimler vardı ve neler konuşuldu kısaca burada bundan bahsedeceğim:

    Katılımcılar:

    - Elrond: Divanı düzenleyen kişi, özellikle numenorlu insanlarla beraber elf beyi Gil-Galad’ın yanında Son İttifak’ta Sauron’a karşı savaşanlardan (ve üçüncü çağda o dönemden beri hayatta kalan tek kişi) olduğundan anlattığı tarihi bilgiler divanda dikkatle dinlendi. Sauron’un en büyük zayıf noktasının kayıp tek yüzüğü olduğunu o biliyordu ve bu yüzden de o yüzüğün yok edilmesi gerektiği konusunda da iyi halkı ikna eden de o oldu.

    - Erestor: Elrond’un danışmanı olan bu elf, divanda konuşulan konularla ilgili ayrıntılı bir rapor hazırlamakla görevlendirilmişti, böylece divan resmi olarak da kayıtlara geçmiş oldu.

    - Gandalf: İstari olarak bilinen büyücülerden biriydi, divana tek katılan oydu aralarından.

    - Aragorn: Dunedainleri temsil ediyordu.

    - Frodo Baggins: Shire’dan Ayrıkvadi’ye kadar Sauron’un kayıp yüzüğünü getirmeyi başaran cesur hobbitti ve tüm iyi halk onun yaşadıklarını heyecanla dinledi.

    - Bilbo Baggins: Uzun zamandır Ayrıkvadi’de yaşayan Frodo’nun yaşlı kuzeni ve üvey babası, tek yüzüğü Frodo’ya emanet etmişti.

    - Boromir: Gördüğü bir rüya üzerine Ayrıkvadi’ye geldi, bir divan olduğundan haberi yoktu.

    - Gloin: Kral Dain’in isteğiyle Erebor cücelerini temsil ediyordu.

    - Gimli: Babası Gloin’e yoldaş olmak için peşinden geldi.

    - Legolas: Orman elflerinin prensi, Thranduil’in oğlu.

    - Glorfindel: Bir balrogu yenebilmeyi başarmış tek elf beyi, Elrond’un dostu.

    - Sam: Frodo ile birlikte Ayrıkvadi’ye geldi ama divana katılmasına izin verilmedi. Yine de o gizlice divana katıldı ve konuşulan konuları dinledi.

    - Galdor: Cirdan tarafından Mithlond elflerini temsil etmesi için yollandı.

    Konuşulan konular:

    1- Sauron, Gollum ve kayıp yüzüğün hikâyesi: Çnce Elrond, Sauron’a karşı ikinci çağın sonunda yapılan Son ittifak olarak bilinen savaşı anlattı. Numenor insanlarının kralı Elendil ve Elf beyi Gil-Galad, ölümleri pahasına Sauron’u yendiler. Elendil’in oğlu İsildur ise Sauron’un parmağını babasının kırılmış kılıcı Narsil ile kesti ve yüzüğü aldı. Elrond’un ısrarlarına rağmen yüzüğü yok etmedi ve babası ile ölen kardeşinin anısına yüzüğü sakladı. Ama orklar tarafından yıllar sonra yakalandı, yüzüğün ihanetine uğradı ve yüzük parmağından çıkınca orklar tarafından öldürüldü. Yüzüğün kaderinin ne olduğunu ise Gandalf uzun araştırmaları sonucu buldu ve devamını o anlattı.

    İsildur ayrıntılı bir şekilde günlüklerinde yüzükten bahsetmişti ve Gandalf, Gondor’a gidip bu günlükleri inceleyip yüzük hakkında bilinmeyen birkaç detayı öğrenmişti. En önemlisi de yüzüğün aleve tutulduğunda ortaya çıkan Sauron’un kullandığı kara lisana ait sözler içermiş olmasıydı. Gandalf, bu sözleri kara lisanda açıkça söyleyince Elrond dâhil herkesin içi ürpermişti ve Gandalf bunun için özür de dilememişti. Çünkü eğer bu divanda doğru dürüst bir karar alınamazsa her yerde bu kara lisan duyulacaktı.

    Eski bir hobbit soyuna mensup olan Smeagol, kuzeni Deagol’u nehirde bulduğu parlak bir yüzüğü ondan almak için öldürdü. Yüzüğe aşırı bağlanan Smeagol garip davranışları sebebiyle Gollum diye köyünde alay konusu olmuş, sonra da kovulmuştu. Dumanlı Dağlar’ın altında yer alan mağaralarda yaşamaya başlamıştı Gollum. Gandalf, Aragorn’un yardımlarıyla Gollum’u yakalamış ve Kuyutorman’da sorgulamıştı. Ardından da Gollum, orman elflerine teslim edilmişti. Gandalf kısaca Gollum’un hikâyesini anlattıktan sonra araya Legolas girdi. Çünkü Ayrıkvadi’ye geliş sebebi Gollum’un kaçmış olmasıydı, bunu haber vermesi için Thranduil, oğlu Legolas’ı yollamıştı. Gollum ile ilgili bu şaşırtıcı gelişmenin ardından Bilbo sözü aldı.

    Bilbo, Gandalf ve aralarında Gloin’in de bulunduğu on üç cüceyle yola çıkmıştı. Yalnız Dağ’a saldıran ve cücelerin hazinelerini ele geçiren Smaug’u yenmelerine yardım edecekti. Dumanlı Dağlar’da kaybolan Bilbo, Gollum ile karşılaştı ve yüzüğü ondan çaldı. Yüzük sayesinde Gollum’dan kurtulan, Dumanlı Dağlar’dan da kaçmayı başaran Bilbo ardından bu yüzük sayesinde cücelere Smaug konusunda yardımda edebilmişti. Bilbo, Shire’a geri döndüğünde artık zengin olmuştu ve yıllar sonra da Ayrıkvadi’ye gitmiş, kitabını sakince yazmaya başlamıştı. Yüzüğü de varisi Frodo’ya bırakmıştı. Bilbo diğerlerinden daha fazla detaya girerek öyküsünü anlattıktan sonra sıra Frodo’ya gelmişti.

    Herkes Frodo’nun anlattıklarını hayretle dinledi. Çünkü yüzüğü Ayrıkvadi’ye getirirken bir sürü macera yaşamıştı. Sauron’un karanlık hizmetkârları Nazguller’den kaçmış, Yaşlı Orman’da Tom Bombadil ile karşılaşmıştı, Höyük Yaylaları’nda tehlikeli bir hayaletin saldırısına uğramıştı, Nazgullere liderlik eden Büyücü Kral tarafından da lanetli bir bıçakla yaralanmıştı. Sonuç olarak herkes Sauron yüzüğünü kaybettikten sonra yüzüğe neler olduğunu öğrenmişti.

    2- Saruman Nerede?: Herkes, bunu sorup duruyordu Elrond’a. Çünkü güç yüzükleri Saruman’un uzmanlık alanıydı. Gandalf,ise herkesi şaşırtacak şekilde bu soruya yanıt verdi. Saruman, Isengard’daki Orthanc kalesine yerleşmişti ve o kalede palantir denilen büyülü taşlardan bir tane bulmuştu. Palantir taşını kullanarak Sauron ile görüşmüş ve onun tarafına geçmişti. Saruman, Radagast’ı kandırmış ve onu Gandalf’ı bulması için yollamıştı, Saruman’ın ihanetini bilmeyen Radagast ise kuşlarını Saruman’a hediye etmişti. Saruman o kuşları Isengard ve çevresini gözlemesi için kullanacaktı.

    Radagast ise Gandalf’ı bulmuştu, Gandalf Radagast’a çok güvendiğinden Isengard’a gitmişti. Ama Saruman’ın niyeti Gandalf’ı ikna etmekti, Gandalf Saruman’ın hain olduğunu anlayınca da iş işten geçmişti ve Orthanc kalesine hapsedilmişti. Neyse ki Radagast, dev kartallara Gandalf’a göz kulak olmalarını rica etmişti de dev kartalların lideri Gwaihir vaktinde gelip Gandalf’ı kurtarabilmişti.

    3- Rohan’ın Durumu: Rohan’dan divana kimse katılmamıştı. Çoğu kişi Isengard’a yakın olmaları ve Nazgullerin sağlam atlarının olması nedeniyle Rohan’ın düştüğünü söylese de Boromir buna karşı çıktı ve Rohan’ın yiğit bir ülke olduğunu belirtti. Gandalf, Isengard’dan kaçtıktan sonra Gwaihir onu Rohan’a bırakmıştı.

    Gandalf, Rohan’ın başkenti Edoras’a gitmişti. Acil olarak Shire’a geri dönmesi gereken Gandalf, Kral Theoden’den çok hızlı bir at vermesini istedi. Theoden, Gandalf’ı kovdu ve bir daha gelmemesini söyledi. Gandalf, Gölgeyele isimli bir atla beraber Rohan’dan kaçtı. Theoden, Gandalf’ın Rohan’a gelmesini yasakladı bu olay karşısında. Boromir, Gandalf’ın Theoden ile ilgili anlattıklarını şaşırarak dinledi.

    4- Batı’nın Alevi: Boromir, Elrond’un böyle bir divan düzenleyeceğini bilmiyordu. Kader bu ya, tam da divanın yapılacağı gün gelmişti ve Elrond, Boromir’e sorularının yanıtlarını bu divanda bulabileceğini söyleyerek divana davet etmişti. Boromir’in küçük kardeşi Faramir üç defa aynı rüyayı görmüş ve Boromir de kardeşinin gördüğü bu rüyayı görünce Elrond’a danışmak için Ayrıkvadi’ye gelmişti. Rüyasında doğuda karanlık bir bulut toplanırken batıda bir ışık büyüyordu ve batıda yükselen bu ışık doğudaki karanlığı yok ediyordu.

    Rüyanın anlamını Boromir anlamamış olsa da Elrond ve Gandalf anlamıştı. Batı’nın Alevi, Numenorlu insanların son temsilcisi Aragorn’u anlatıyordu. Aragorn, Arnor yıkıldıktan sonra kralın soyu unutulmasın diye oluşturulan dunedian isimli gizli bir topluluğa bağlıydı ve Gondor’un kralı olmak onun kaderinde yazılmıştı.

    Gondor yıllardan beri kral tarafından değil bir vekilharç ile yönetiliyordu ve o dönemde vekilharç Boromir’ın asil babası Denethor idi ve Boromir, babasının konumuna göz koymuş olan bu kolcu tiplemesinden rahatsız olmuştu. Divan boyunca da Aragorn’un gerçekten dunedainden biri olup olmadığına dair sorgulama niteliğinde sorular yöneltip durmuştu.

    5- Cüceler kararsız: Sauron, Nazgullerinden birini Yalnız Dağ’a yollamıştı ve cücelerle anlaşma yapmayı önermişti. Gollum’u ele geçirip Mordor’da sorgulayan orklar, yüzüğün Shirelı bir hobbit olan Bilbo’da olduğunu öğrenince hobbitleri yakından tanıyan cücelerden yardım almak istedi Sauron. Cüceler teklifi reddetmediler ama kabul de etmediler.

    Sauron’dan korkuyorlardı ve kararsızdılar. Savaşacak kadar askerleri yoktu, çünkü belli bir kısmı Moria Madenleri’ne gitmişti. Sauron, yardım karşılığında cücelere yok edilmemiş olan güç yüzüklerini geri vereceğini söylemişti, ama Gandalf Gloin’e artık cücelere ait olan tüm güç yüzüklerinin Sauron tarafından yok edildiğini açıkladı.

    6- Radagast yok: Saruman’ın ihanetinin ardından herkes acaba Radagast’ta mı hain diye tartışsalar da Gandalf bunu reddetti, çünkü öyle olsa dev kartalların Radagast’ın sözünü dinlemeyeceğini biliyordu. Ama Radagast, evinin bulunduğu Rhosgobel’de yoktu, nereye gittiğini kimse bilmiyordu.

    7- Beornlar: Gloin, beornlarla ilgili gelişmeleri anlattı. Beornların şefi Grimbeorn, dürüsttü ama parasız iş yapmıyordu. Yaşadıkları bölgeden geçmek isteyen her gezgin, cücesi elfi beornlara para ödemek zorundaydı, ama parayı alınca beornlar bölgelerinden geçen herkese aynı korumayı sağlıyordu. Malı ve canı beornlara emanetti, bu yüzden cüceler her zaman beornların güvenilir yollarını kullanıyorlardı, ne kadar parası çok gelse de. Sorun yaratan orkların ise girmesi artık yasaklanmıştı beornlar tarafından arsalarına girmesi.

    Beornlar açık olarak Sauron davasıyla ilgilenmediklerini belirtiyorlardı, çünkü Sauron onların yaşadıkları yerlerle ya da bizzat beornların kendileriyle ilgilenmiyordu, zaten onları bir ırk olarak değil de yarı hayvan olarak gördüğünden pek önemsemiyordu.

    8- Son karar: Sauron, kayıp yüzüğünü bulmamalı! Yüzük yok edilmeli! Yüzük yalnızca Mordor’da yer alan Hüküm Dağı’nın ateşlerinde yok edilebilir! Bir orduyla gidilmesi pek bir işe yaramayacağından yalnızca ufak bir grup gönderilecek! Dokuz kişilik Nazgul grubuna karşı dokuz kişi ayarlanacak bu göreve! Frodo, bu asil görevde yüzüğü muhafaza edecek ve kimseye vermeyecek. Frodo ile beraber gidecek olanlar hürler ve istedikleri kadar ona yoldaş olabilirler ya da farklı bir yola gidebilirler.

    Divan’ın sonunda sadece Frodo belirlendi, birkaç günün ardından kardeşlik üyeleri belirlenecekti ve ortak öykünün başladığı günlerde daha kardeşliğin kalan üyeleri belirlenmemiş olacak yani daha kardeşlik yola çıkmadığından Gandalf, Aragorn gibi karakterler de Ayrıkvadi’de olacaklar.
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Sun Jan 10, 2010 11:54 pm Reply with quoteBack to top

    7. Bölüm: Orta Dünya Zaman Çizelgesi:

    Not: Efla’nın yorum bölümüne eklediği üzerine hareketle sadece bilinmesi gerekenleri buraya yazmaya karar verdim. Yani atlayarak, sadece önemli olaylara yer vererek bir zaman çizelgesi hazırladım. Burada geçen tüm karakterleri diğer tanıtım bölümlerinde anlatmıştım. İlk defa bahsi geçen terimleri ise parantez içinde açıkladım zaten. Yaratılış kısımları üzerinde daha fazla durdum, ardından ilk çağda sadece bilinmesi gerekenler (özellikle Sauron ile ilgili yerler) üzerinde durup ikinci ve üçüncü çağa geçtim.

    • Evren yaratılmadan Çnce:

    - Eru Iluvatar, Ainur ırkını yarattı

    - Ainur, bir müzik eşliğinde Eru’nun hayalindeki evrenin yaratılmasına yardım etti. Ainur’dan biri olan Melkor evreni bozmaya çalıştı.

    - Eru, Arda’yı (Orta Dünya’nın da yer aldığı bütün dünya) gizli ateş (Anor alevi olarak anılır) ile tamamladı

    • Arda’nın Yaratılışı:

    - Ainur’un büyük bir kısmı Arda’ya giriş yaptı, geri kalanı ise Eru’nun yanında kaldı. Ainur, Valar ve Maia olmak üzere iki gruba ayrıldı. Arda şekillenmeye başladı. Valar’dan biri olan Varda, yıldızları yarattı.

    - Melkor gerçek yüzünü gösterince Arda’da ilk büyük savaş gerçekleşti. Savaşı kaybeden Melkor kaçtı.

    • Lambalar Çağı:

    - Illuin ve Ormal ismi verilen, Arda’ya gerekli yaşam ışığını vermesi için iki büyük lamba yaratıldı. Biri Arda’nın en doğusunda biri en batısında yer alıyordu. (Arda ilk zamanlarında düzdü.)

    - Arda Baharı denilen döneme giriş yapıldı. İlk yaratılan bitkiler çiçek açtı ve hayvanlar uyandı.

    - Melkor gizlice döndü ve Utumno (ya da diğer adıyla Udun) kalesini ve Angband (Demir Hapishane) kalesini inşa etti.

    - Asi Maialar, Melkor’un tarafına geçti. Bir kısmı Balrog denilen iblislere dönüştüler. Sauron, Melkor’un baş hizmetkârı oldu.

    - Melkor, dev lambaları yok etti ve Arda bundan büyük zarar gördü, Arda Baharı da sona erdi.

    • Ağaçlar Çağı:

    - Melkor Orta Dünya’yı hükmetmeye başladı. Valar, Valinor’u (ölümsüz diyarlar diye bilenen yer) kurdular ve bir daha Orta Dünya’ya ayak basmadılar.

    - Aule (Arda’nın yer şekillerini oluşturan demirci Valar), cüceleri yarattı ama Eru’nun emriyle onları uyandırmadı. Aule’nin eşi olan Yavanna da cücelerin ardından entleri yarattı.

    - “Valar ağaçları” yaratıldı ve Varda, yıldızlardan ağaçlar için ışık elde etti. Telperion (Gümüş ağaç) ve Laurelin (Altın ağaç) olarak bilenen Valar ağaçları hem Valinor’a ışığı getirdi hem de ilk zaman tayininin yapılmasını sağladı. Ağaçların yaprak dökme zamanlarına göre zaman tayin edilirdi.

    - Varda’nın Melkor’a nefretini göstermeyi amaçlayan “Büyük yıldızlar”ın gökte parladığı o kutsal anda Eru elfleri uyandırdı.

    - Eru cüceleri ve arkasından entleri uyandırdı. Elfler, entleri keşfetti ve onlara kendi lisanlarını öğrettiler.

    - Melkor, elflerin varlığını fark edince onları ele geçirmeye ve ork denilen zalim bir ırka dönüştürmeye başladı. Aynı zamanda trolleri de yarattı.

    - Cüceler, Khazad-dum adını verdikleri şehirlerini kurdular.

    - Valar, Melkor’u yakaladı ve onu zincirleyip Mandos Salonları’na (elflerin ruhlarının toplandığı yer) hapsettiler. Kalesi Utumno ise yıkıldı. Sauron, Angband kalesine kaçtı ve Melkor için ork ve trol üretmeye devam etti.

    - Elflerin büyük yolculuğu başladı. Bir kısmının Valinor’a yerleşmesine izin verildi.

    - Melkor tekrar serbest bırakıldı cezasının bitmesi üzerine ve Valinor’a yerleşmiş elfleri kışkırtmasının ardından bazı elflerin Valar’dan izin almadan Orta Dünya’ya göç etmesine neden oldu. (Silmarillion macerasının başlangıcı olan bu kısımlardan bahsetmeyeceğim daha fazla.)

    - Melkor, Valar ağaçlarını Ungoliant (dev örümceklerin atası olan bir maia) ile beraber yok etti.

    • Güneş Çağı: Valar, ağaçlardan kalan son meyve ile çiçekten Ay'ı ve Güneş'i yarattı. Böylece ışığın her zaman güven içinde var olmasını sağladı, Melkor’un ulaşamayacağı bir yere koydukları için. (Sonunda bunu düşünebildiler.) Artık normal olarak yıllar söz konusu bu zamandan sonra.

    <Birinci Çağ=> Melkor ile geçen savaşlar ve Valar ağaçlarının ölümsüz ışığını muhafaza eden silmaril taşları bu çağın en önemli olayları olsa da Ççünü Çağ’da bu zamanları çok fazla bilen kimse kalmamıştı artık. Bu nedenle arada olanları geçiyorum tamamen.

    - Yıl 1: Güneşin ilk doğduğu o anda insanlar uyandılar.

    - Yıl 583: Gazap Savaşı, Melkor’a karşı yürütülen savaşların en sonuncusudur. Melkor (artık daha Morgoth adıyla anılmaktaydı) dış uzaya kovuldu bir daha Orta Dünya’ya dönememesi için. Göç eden elflerin Valinor’a geri dönmesine izin verildi, ama Galadriel geri dönmeyi reddetti.

    <İkinci Çağ=> Burada ikinci çağın ilk yılı olarak tarih baştan başlatılmıştır. Sadece elf ve Sauron ile ilgili olaylardan bahsedeceğim, biraz da Numenor insanlarından.

    - Yıl 1: Cirdan, Mithlond’u (Gri Limanlar) kurdu. Elf Beyi Gil-Galad, Valinor’a geri dönmek istemeyen Noldor elflerini toplayıp Lindon’da (Mithlond’un batısında yer alan bir bölge) bir şehir kurdu.

    - Yıl 32: Edain (Elf dostu insanlar), Numenor adasına vardılar ve Numenorlu insanların ilk kralı Elrond’un insan olarak yaşamayı seçmiş kardeşi Elros oldu.

    - Yıl 1000: Sauron, Barad-dur kalesini inşa etmeye başladı.

    - Yıl 1200: Sauron, Noldor elfleriyle temasa geçmeye çalıştı ama Gil-Galad ona güvenmiyordu. Numenor insanları Orta Dünya’nın kıyılarına limanlar inşa etmeye başladılar.

    - Yıl 1250: Yeni kurulan elf şehri Eregion’da (Ayrıkvadi kurulmadan önce oraya yakın olan bir şehir, Hollin olarak da bilinir) yaşayan Celeborn ve Galadriel oradan ayrılıp, Lothlorien’de kendilerine bir şehir kurdular. Celebrimbor, Eregion şehrinin lordu oldu.

    - Yıl 1500: Sauron, Eregion’da yaşayan elfleri ikna etti ve Sauron’un öğretileriyle Celebrimbor üç güç yüzüğünü dövdü.

    - Yıl 1600: Sauron, Barad-dur kalesini inşa etti ve tüm ırkları etkisi altına almayı amaçlayan tek yüzüğünü de dövdü. Sauron’un amacını anlayan Celebrimbor, Sauron’a savaş açtı.

    - Yıl 1693: Elfler ve Sauron arasında yıllar sürecek olan savaş başladı. Çç elf yüzüğü saklandı.

    - Yıl 1695: Gil-Galad, Eregion’a sağ kolu Elrond’u gönderdi.

    - Yıl 1697: Eregion yıkıldı ve liderleri Celebrimbor öldü. Elrond, Celebrimbor’a ölmeden önce verdiği söz üzerine Eregion’da yaşayan elflerin yeni lideri oldu ve Ayrıkvadi’de yeni bir şehir kurdu.

    - Yıl 2252: Yüzüktayfları (Nazguller) ilk kez ortaya çıktılar.

    - Yıl 3262: Sauron, Numenor insanları tarafından yakalandı ve kendi adalarına götürüldü. Fakat Sauron ikna edici sesini kullanarak Numenor kralının danışmanı olmayı başardı.

    - Yıl 3300: Sauron, Numenor insanlarının Melkor’a tapmasını sağladı ve kendisine “Karanlıklar Lordu” denilmesini emretti.

    - Yıl 3319: Numenor insanları, Valar’ın ölümsüz diyarlarına gemileriyle ulaşmak için harekete geçince Valar, Numenor adasını yok etti ve Arda küre halini alıp dönmeye başladı. (Yani artık Arda düz değildir.) Elendil ve oğulları, son anda yıkılan adadan kaçıp Orta Dünya’ya vardılar.

    - Yıl 3320: Elendil ve oğulları İsildur ile Anarion, Gondor ve Arnor’u kurdular.

    - Yıl 3430: Elfler ve Numenor insanları, Sauron’a karşı güçlerini birleştirdiler ve Son ittifak kurulmuş oldu.

    - Yıl 3440: İsildur’un kardeşi Anarion, savaşlarda öldü.

    - Yıl 3441: Elendil ve Gil-Galad, Sauron ile savaşırken öldüler. İsildur, babasının kırık kılıcı Narsil ile Sauron’u alt edebildi ve tek yüzüğü ele geçirdi. Savaşın ardından Noldor elflerinin birçoğu ölümsüz diyarlara göç etti.

    Not: Devam Edecek… Ççüncü Çağ bu kadar kısa olmayacağından burada şimdilik kalalım…
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Tue Jan 12, 2010 3:15 pm Reply with quoteBack to top

    8. Bölüm: Ççüncü Çağ: Bunun için çok uğraştımi ayıkladım sırf işimize yarayanlar yer alsın diye ve tek tek çevirdim. Umarım faydalı olmuştur, aralara ben de eksik bulduğum yerlere bilgiler de ekledim...

    - Yıl 2: Gondor’un başkenti Minas Tirith’de ilerde bayraklarında sembol olarak kullanacakları “Ak Ağaç” dikildi. İsildur, yüzüğün ihanetine uğradı ve orklar tarafından kurulmuş olan bir tuzağa yakalandı, kendisi öldü, yüzük de kayıplara karıştı.

    - Yıl 3: Tuzaktan sağ kurtulmuş olan Ohtar (İsildur’un silahtarı ve sağ kolu), kırık kılıç Narsil’in parçalarını Ayrıkvadi’ye getirdi.

    - Yıl 109: Elrond, Celebrian (Galadriel’in kızı) ile evlendi.

    - Yıl 241: Arwen Undomiel doğdu.

    - Yıl 861: Gondor’un kardeş ülkesi Arnor, taht kavgaları sonunda Arthedain, Cardolan ve Rhudaur isminde ufak ülkelere bölündü.

    - Yıl 1000: Büyücüler (Gandalf, Saruman, Radagast ve mavi büyücüler) Orta Dünya’ya vardılar. Galadriel hepsini bir aray getirdi ve Ak Divan’ı kurdu. (Mavi büyücüler, doğu ülkelerine gittiklerinden akıbetleri bilinmiyor.)

    - Yıl 1300: Büyücü-Kral (Nazgullerin reisi), Arthedain’in sınırına yakın bir yerde Angmar ülkesini kurdu.

    - Yıl 1356: Rhudaur Angmar’ın sömürge ülkesi oldu.

    - Yıl 1409: Cardolan, Angmar tarafından yıkıldı, Fırtınabaşı Tepesi (Kralların buluşma noktası olan bu gözcü kulesinde Orta Dünya, Gri Limanlar’dan Mordor’a kadar gözlenebiliyordu.) yok edildi.

    - Yıl 1448: Gondor’dan kaçmayı başaran asker kaçakları, Gondor’un liman şehirlerinden Umbar’ı ele geçirdiler ve “Umbar korsanları” olarak bilinmeye başladılar.

    - Yıl 1601: Hobbitler, Shire’a yerleştiler.

    - Yıl 1634: Umbar Korsanları, Gondor’un liman şehirlerinden Pelargir’e saldırdılar ve şehri yıktılar.

    - Yıl 1974: Arthedain de Angmar tarafından ele geçirildi, Arnor’un tamamı artık Angmar’ın sınırları içindeydi. Kralın soyu unutulmasın diye dunedain askeri gücü oluşturuldu.

    - Yıl 1975: Gondor, Angmar’a saldırdı. Fornost Savaşı yapıldı. Elf beyi Glorfindel ile Büyücü-Kral savaştı ve sonunda Büyücü-Kral kaçtı, Glorfindel “bu kötülüğü hiçbir erkeğin yenemeyeceği” yönünde bir kehanette bulundu.

    - Yıl 1980: Moria’daki cüceler bir balrogu uyandırdılar. Nazguller, Mordor’a geri döndüler ve Gondor’un Minas İthil kalesini ele geçirdiler, artık ismi Minas Morgul olan bu kale Nazgullerin karargâhı olarak kullanıldı.

    - Yıl 1981: Cüceler, Moria’dan kaçtılar.

    - Yıl 1999: Cüceler, Erebor şehrini kurdular.

    - Yıl 2050: Gondor’daki kral soyunun kurumasıyla, Gondor’u vekilharçlar yönetmeye başladı.

    - Yıl 2430: Smeagol (Gollum) doğdu.

    - Yıl 2460: Sauron, Kuyutorman’a yakın Dol Guldor kalesini ele geçirdi ve Son İttifak savaşından beri olan suskunluğunu bozdu.(Çldüğü sanıyordu bu zamana kadar.)

    - Yıl 2463: Smeagol, kuzeni Deagol’u öldürdü ve onun nehirde bulduğu yüzüğü çaldı. Böylece tek yüzüğün yeni sahibi oldu.

    - Yıl 2501: Rohan kuruldu.

    - Yıl 2509: Gondor ve Rohan, savaşlarda birbirlerine asker gönderme üzerine kurulu bir dostluk anlaşması imzaladı. Elrond’un eşi Celebrian, orklar tarafından ağır yaralandı ve Elrond onu ölümsüz diyarlara yolladı ölmemesi için.

    - Yıl 2783: Cüce Gloin doğdu.

    - Yıl 2790: Cüce şeflerinden Thror, Goblinlerin lideri Azog tarafından öldürüldü.

    - Yıl 2793: Moria’nın mithril minerallerine el koyma amacı taşıyan “Cüce-Ork savaşları” başladı.

    - Yıl 2799: Moria’nın batı girişinde “Azanulbizar Savaşı” yapıldı ve Goblin lideri Azog öldürüldü. Cüceler savaşı kazandılar ama balrog korkusundan Moria’ya giremediler yani savaş iki taraf için de sonuçsuz kaldı.

    - Yıl 2850: Gandalf, Dol Guldor’a girdi ve Sauron’un hala yaşadığını keşfetti, Ak Divan’ı bu konuda uyardı.

    - Yıl 2879: Gloin oğlu Gimli doğdu.

    - Yıl 2890, 22 Eylül: Bilbo Baggins doğdu.

    - Yıl 2907: Gilraen (Aragorn’un annesi) doğdu.

    - Yıl 2930: Arathorn II (Aragorn’un babası), Dunedain şefi oldu. Denethor II (Gondor’un son vekilharcı, Boromir ve Faramir’in babası) doğdu.

    - Yıl 2931: Aragorn (ya da Elrond’un ona koyduğu adıyla Estel) doğdu.

    - Yıl 2933: Arathorn II ölünce, daha bebek yaşında olan Aragorn’un keşfedilmemesi için Elrond onu evlat edindi. (Gerçek annesi Gilraen’in bile bir daha onu görmesine izin verilmedi, evladını son bir defa göremeden öldüğü için mezarı Ayrıkvadi’ye getirildi.)

    - Yıl 2941: Bilbo, Dumanlıdağlar’da Gollum ile olan karşılaşmasının ardından yüzüğü buldu. Ak Divan, Dol Guldor’dan Sauron’u def etti, Sauron’un yeniden yok edildiği sanıldı. (Hala yüzüğün yok edilmesine gerek olmadan öldürebilecekleri sanıyorlardı.) Ejderha Smaug, Esgaroth’a saldırdı. Nehir insanlarından Ozan, Smaug’u öldürdü. Beş Ordular Muharebesi yapıldı ve cüceler Yalnız Dağ’ı geri aldılar.

    - Yıl 2942: Bilbo, Shire’a zengin olarak döndü. Sauron, gizlice Mordor’a döndü.

    - Yıl 2944: Ozan, nehir insanlarının kralı oldu. Gollum, Dumanlıdağlar’daki ininden çıktı ve “hırsız”ı aramaya başladı.

    - Yıl 2948: Thengel’in oğlu Theoden, doğdu.

    - Yıl 2949: Gandalf ve cüce Balin, Bilbo’yu ziyaret ettiler.

    - Yıl 2950: Finduilas (Denethor’un eşi, Boromir ve Faramir’in annesi) doğdu.

    - Yıl 2951: Sauron hala yaşadığını herkese sonunda gösterdi. Aragorn, Elrond’dan kendisiyle ilgili gerçekleri öğrendi ve ardından dunedain yaşamı başladı. Umbar korsanları, Mordor ile anlaşma yaptılar ve müttefikleri oldular.

    - Yıl 2953: Ak Divan son kez toplandı, Saruman herkesi yüzüğün denize varıp kaybolduğu yalanını anlattı. Bu konuda araştırmalara yaptığı bilindiği için Gandalf dışında herkes ona inandı. Ama gerçekte de Saruman, Isengard’daki kalesi Orthanc’da bulduğu Numenor insanlarından yadigâr Palantir taşıyla Sauron ile görüştü ve onun tarafına geçmişti.

    - Yıl 2956: Aragorn ile Gandalf ilk kez karşılaştılar ve dost oldular.

    - Yıl 2957-2980: Aragorn kimliğini saklayarak Rohan kralı ve Gondor vekilharcının hizmetine girdi.

    - Yıl 2968: Frodo doğdu.

    - Yıl 2976: Denethor II, Finduilas ile evlendi.

    - Yıl 2978: Boromir doğdu.

    - Yıl 2980: Lothlorien’de Aragorn ile Arwen sözlendiler. Frodo’nun annesi ve babası bir tekne kazasında hayatlarını kaybettiler. Aragorn, Umbar korsanlarıyla olan savaşta Gondor ve Rohan’ın askerlerine komutanlık etti ve korsanların lideriyle yaptığı teke tek kapışmada onu öldürdü. Sam Gamgee doğdu. Theoden, Rohan kralı oldu.

    - Yıl 2982: Meriadoc (Merry) Brandybuck doğdu.

    - Yıl 2983: Faramir doğdu.

    - Yıl 2989: Bilbo, Frodo’yu evlat edindi. Balin, yanına aldığı bir grup cüceyle tekrar Moria’ya girdi.

    - Yıl 2990: Peregrin (Pippin) Took doğdu.

    - Yıl 2991: Eomer doğdu.

    - Yıl 2994: Moria’ya giden Balin ve cüce kolonisi öldürüldü.

    - Yıl 2995: Eowyn doğdu.

    - Yıl 3001: Bilbo, 111. yaş gününü kutladı ve Shire’dan ayrıldı.

    - Yıl 3002: Bilbo, Ayrıkvadi’ye yerleşti.

    - Yıl 3009: Gandalf’ın ricasıyla Aragorn, Gollum’un peşine düştü ve onu yakalayıp Kuyutorman’a götürdü.

    - Yıl 3014: Saruman, Rohan Kralı Theoden’in zihnine girip etkisi altına almaya başladı.

    - Yıl 3018: Nazguller, Mina Morgul’dan yıllar sonra ilk kez ayrıldılar ve Sauron’dan aldıkları emirle yüzüğün peşine düştüler.

    - Yıl 3018, 12 Nisan: Gandalf, Shire’a dönüp Frodo’ya yüzük hakkında bildiklerini anlattı.

    - Yıl 3018, 20 Haziran: Sauron, Osgiliath şehrine saldırdı. Kuyutorman’a da saldırı düzenlendi ve Gollum, orman elflerinin elinden kaçtı.

    - Yıl 3018, 4 Haziran: Gördüğü rüyalara anlam veremeyen Boromir, Minas Tirith’ten ayrıldı.

    - Yıl 3018, 10 Haziran: Gandalf, Isengard’da Saruman’ın ihanetini öğrendi ve orada hapsedildi.

    - Yıl 3018, 18 Eylül: Gandalf, dev kartalların lideri Gwaihir’in yardımıyla Isengard’dan kaçtı.

    - Yıl 3018, 19 Eylül: Gandalf, Rohan’ın başkenti Edoras’a vardı.

    - Yıl 3018, 20 Eylül: Kral Theoden’den yardım isteyen Gandalf, beklemediği bir yanıt aldı ve Edoras’tan kovuldu. Bilmediği şey, Saruman’ın Theoden’e büyü yaptığıydı, bu nedenle Rohan’ın düşman ile işbirliği içinde olabileceğini düşündü Gandalf.

    - Yıl 3018, 23 Eylül: Nazguller, Shire’a vardılar. Gandalf, Gölgeyele isimli atı ehlileştirmeyi başardı ve Edoras’tan ayrıldı. Frodo, Shire’dan ayrıldı.

    - Yıl 3018, 26 Eylül: Frodo, Yaşlı Orman’a girdi ve Tom Bombadil ile karşılaştı.

    - Yıl 3018, 30 Eylül: Frodo, Bree şehrindeki Sıçrayan Midilli Hanı’nda Aragorn ile karşılaştı.

    - Yıl 3018, 6 Ekim: Fırtınabaşı Tepesi’nde Nazguller Frodo’ya saldırdılar ve Büyücü-Kral, Frodo’yu zehirli Morgul bıçağı ile ağır yaraladı.

    - Yıl 3018, 9 Ekim: Glorfindel, Ayrıkvadi’den ayrıldı.

    - Yıl 3018, 18 Ekim: Glorfindel, Frodo’yu buldu. Gandalf, Ayrıkvadi’ye vardı.

    - Yıl 3018, 24 Ekim: Frodo, Ayrıkvadi’de gözlerini açtı. Boromir, akşamüstü Ayrıkvadi’ye vardı.

    - Yıl 3018, 25 Ekim: Elrond’un divanı yapıldı.

    - Yıl 3018, 26 Ekim: Günümüz!!!
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    catboy
    Site Yazarı
    Site Yazarı





    Joined: Jan 19, 2007
    Posts: 3268
    Location: Izmir

    PostPosted: Wed Jan 20, 2010 12:40 am Reply with quoteBack to top

    9. Bölüm: Ortak Çykü rotamız ve Çnemli yerler: Kırmızı çizgi rotamız olacaktır.

    Image

    Ayrıkvadi (Rivendell) => Elrond'un liderliğinde Noldor elflerinin yaşadığı yer. Ortak öykünün başlangıç bölgesidir.

    Eregion (Hollin) => Ayrıkvadi kurulmadan önce Noldor elflerinin yaşadığı yerdi, Sauron orayı yıkınca Elrond Ayrıkvadi'yi kurdu.

    Carrock => Grimbeorn liderdiğinde beornların yaşadığı yer. Radagast'ın izini bulmak için buraya varmaya çalışıyoruz.

    Kuyutorman (Mirkwood) => Thranduil önderliğinde Sindar (orman) elflerinin yaşadığı yer.

    Dol Guldor => Sauron'un üs olarak kullandığı bir yerdi, ama Ak Divan Sauron'u kovdu. şimdi Nazguller tarafından kontrol ediliyor.

    Lorien => Eregion yıkılmadan önce Celeborn ve Galadriel, yanlarına aldıkları Noldor elfleriyle Lothlorien ormanında yeni bir şehir kurdular.

    Fangorn => İlk çağdan kalma eski ormanlardan. Ağaçların çobanları olarak bilinen entlerin yaşadığı yer.

    Orthanc => Isengard'da Saruman'ın yaşadığı kale, Gandalf burada hapsedilmişti
    Back to top View user's profileSend private messageVisit poster's website
    Display posts from previous:      
    Post new topicReply to topic


     Jump to:   



    View next topic
    View previous topic
    You cannot post new topics in this forum
    You cannot reply to topics in this forum
    You cannot edit your posts in this forum
    You cannot delete your posts in this forum
    You cannot vote in polls in this forum


    Powered by phpBB © 2001 phpBB Group

    :: HalloweenV2 phpBB Theme Exclusive ::
     
    FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.

    FRPWorld, yeni bir frp dünyası


    Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır.
    Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.


    Sayfa Üretimi: 0.63 Saniye