Siniri daha geçmemişti ki birden bir anons sesi kafasındaki herşeyi unutmasını sağladı. Anlamadığı bir anons evet süperdi bu. Sonra bilim adamıyım deyip duran adama baktı. Anlamışa benziyordu. Tam ona ne diyor diye soracaktı ki JB ondan önce davrandı.
Anlaşılan gemiyle ilgili planları olan tek uyanıklar onlar değildi. Bunu nasıl akıl edememişlerdi acaba. Dünyada ki tek hırsız takılan kişiler onlarmıydı. Bakalım bu sefer ne bela açacaktı başına. Sessiz bir yarım saat geçirirken buraya gelirken düşündüklerini düşündü yeniden ve yeniden..
Sonra birden kapı aralandı. İçeriye giren Varalardı. Silahlarını ona dnlara doğrultmuşlardı. Gümüş artık sinirlenmişti. JB ye bakarak:
''şimdi ayvayı yedik. Bir kurtuluş yolu bulsak artık hiç fena olmayacak'' dedi kısık bir ses tonuyla.
_________________ Thanks Mario but The princess is in another castle!!
Joined: Mar 13, 2006
Posts: 958
Location: Tanrilarin Unuttugu Yerden...
Posted:
Sun Dec 27, 2009 7:59 pm
Zaten bir kere yakalanmış iken odaya doluşan tipsiz uzaylıların onları rehin alması Barbaros'un komiğine gitmişti. Elleri bağlanırken gülme tuttu, kahkahalarını bastırmaya çalıştı; ama kıkırdamasına engel olamıyordu. Sonra elleri bağlı arkadaşlarına döndü.
"Acaba bunlar bizim konuştuklarımızı anlıyorlar mıdır..." dedi, uzaylılara dönüp baktığı zaman uzaylıların konuşmalarından pek anlıyormuş gibi görünmediklerini fark etti.
Garip bir durumun içine düşmüşlerdi şu anda. Bir gemiyi kaçırmak istemişlerdi; ama kaçırmak istedikleri gemiyi kaçıramamış, üstüne gemiyle beraber komple kaçırılmışlardı. Kaçıranlar ise bambaşka bir ırka ait tiplerdi. Acaba nasıl bir diplomatik durumun içindeydiler. Bir şekilde durumu öğrenmeleri gerekiyordu ama nasıl...
_________________ I am Lord Amean, The King of North, Leader of Zederus..
Joined: Jan 03, 2007
Posts: 736
Location: Grand Line
Posted:
Fri Jan 01, 2010 3:32 pm
Yaki bir süre sonra sinirinden yapacak bir şey bulamamıştı. Tekrar sessizce oturmuştu, arkadaslarının gergin ve ufak tefek konusmalarını dinlerken uykuya dalmıştı. Ne alarm sesini ne de silah seslerini duymuştu. Kendisini derin bir uykuda garip rüyalar görerken buldu.
Kafasına gelen sert bir darbeyle uyandı ve daha ne olduğunu anlamadan kollarının tekrar baglanmaya çalıstığını farketti. Debelendi olduğu yerde ve kafasına bir darbe daha alınca tamamen ayıldı. "Neler oluyor... Zaten hapiste değil miyiz? bizi neden bağlıyorl....." dedi ve etraflarındakilerin Kargha olmadığını anlayınca arkadaşlarına baktı. "Neler oluyor?"...
Uyurken tecavüz etseler hiç bir şey hissetmeyecektin demek ki ha Yaki? Kendine gel! Bir şeyler olmuş anlaşılan. Kargha pislikleri daha nazikti en azından... düsünceleri iyice sinirlenmesine yol açmıştı. "Hey!... JB, Gümüş, Barbaros ve yeni arkadaşımız bilim adamı!" dedi ve yere tükürdükten sonra devam etti "Kafama aldığım bu darbeleri her bir uzaylıya ödeteceğim!" konusması o kadar nefret doluydu ki, Varalar bile anlayabilirdi sinirini. Tabi o kadar akıllıysalar.
_________________ Just because you were born a noble, you can act like God? - Griffith (the White Hawk)
Joined: Oct 04, 2007
Posts: 2670
Location: Innsmouth
Posted:
Mon Jan 04, 2010 7:53 pm
Hepsi bağlandıktan sonra diğerlerine göre daha gösterişli bir Vara girdi odaya. Küçümseyerek bir bakış fırlattıktan sonra konuşmaya başladı.
"Adım Fargan. Bu çetenin lideriyim, peki siz kimsiniz ve burada işiniz ne?"
"Ben Jacques, bunlar da arkadaşlarım. Yaki, Barbaros ve Aegron. Bir de bu eleman." Ozan'ı göstererek. "Yargılanmak üzere Pliar'a gönderiliyorduk."
"Neden?" belli ki fazla konuşmayı sevmeyen biriydi.
Jac omuz silkerek "Çzel mülke girmekten." dedi.
"Hırsızlık için biraz aşırı değil mi?" dedi Fargan. Eğer kaşı olsaydı kaş kaldıracakmış gibi görünerek.
"Lütfen beyefendi, hırsızlıkla uğraşacak insanlara benziyor muyuz biz? Ayrıyetten bulunduğumuz mekan Pliar'a aitti."
"Deme yahu? Ne işiniz vardı ki orada?"
"Biraz meraklanmıştık da..."
"Hah! Ne öğrendiniz bakalım."
"Müsaadenizle, Bay Fargan, hepimiz bir hayli yorgun ve açız. Konuşacağımız önemli şeyler var fakat hemen değil, umarım anlayışla karşılarsınız." dedikten sonra hafifçe reverans yaptı.
Fargan hoşlanmamış bir ses tonuyla hıhladı. Adamlarına bir kaç şey söyledikten sonra "Adamlarım sizi geçirecekler." dedi ve kendi gemisine döndü. Çeteye de eski mürettebatın kamaraları verildi. Kamaralara giderken tüm cesetler kaldırımış olsa dahi hâlâ sağda solda kan, duvarlarda yanık ve deliklerle karşılaşıyorlardı. Tabii kapılar kilitlendi. Getirilen yemekleri yedikten sonra Fargan'ın yanına götürüleceklerdi.
View next topic View previous topic
You cannot post new topics in this forum You cannot reply to topics in this forum You cannot edit your posts in this forum You cannot delete your posts in this forum You cannot vote in polls in this forum
FRPWorld.Com ülkemizdeki fantezi edebiyatı ve frp sevenleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir web sitesidir. 2003 yılında kurulmuş olan sitemiz kullanıcı ve yöneticilerimizin katkıları ile büyüyüp Türkiyenin en büyük frp sitelerinden birisi olmuştur. Galerisi, indirilecekler kısmı, akademisi, yazarları ile sitemiz tam bir frp hazinesidir. FRPWorld sizin de desteklerinizle böyle olmaya devam edecektir. FRP'nin doyumsuzca yaşandığı bu diyara hoş geldiniz.
FRPWorld, yeni bir frp dünyası
Sitede bulunan yazı, doküman ve diğer içerikler siteye ait olup başkaları tarafından kopyalanması, dağıtılması ya da ticari amaçla kullanılması yasaktır. Siteye yapmış olduğunuz katkılar frpworld.com'un olup bunları yayınlama ya da yayınlamama hakkı site yöneticilerine aittir.