ÇLÇMSÇZLÇğE BAğLANIş
Evet, ölüm, fakat onun bir basamak üstünde, kefenin içersinden açılmış
bir geçit gibi tıpkı. Çlüm anı, bir yolculuğun defterine mührünü basıp
kapattığın ve diğer bir yolculuğa başladığın bir âdettir aslında, bizim
için her an gerçekleşmesi olası bir yol.
Tamamlanmamış binlerce iş, gezilmemiş milyonlarca yol, özlemler ve
pişmanlıklar. Bil ki bunlar senin ölü bedeninle beraber yitip
gitmezler. Tam tersine yokolmayarak, senin yaşamını ellerinde tutarlar.
Birer hayalet, birer gölge olurlar.
Bu dünya ve öteki arasında kapana kısılmış ruhlar, karanlık
lanetlerinin içinde kaybolmuşlardır. Beraber yaşamaya mahkûm
edildikleri saf ızdıraplarıyla beraber geçmişlerinin içine
kısılmışlardır, arzularının ve korkularının içine…
Birçoğu, beklemedikleri bir şekilde, vahşi veya acımasız bir ölüm ile.
Tamamlayamadıkları önemli işlerine, kalplerini delip geçen henüz
söylenmemiş sözlere, kaderin kısa tuttuğu yaşamlarına bağlanmışlardır.
Diğerleri ise, mutluluğa olan trajik özlemleri, yaşarken yapmalarına
izin verilmemiş işleri tamamlamaları ile lanetlenmişlerdir ve
çürütülmektedirler. Az bir kısmı ise acılarına, nefretlerine ve
tutkuyla bağlandıkları ideallerine sürülmüşlerdir.
Onların hepsi, anlamaya ve geçmişe ait bazı kesitleri idrak etmeye dair
bazı fikir özleri barındırırlar. Tüm bu varoluşlar bir anlam bütünüdür,
özellikle de altdünyada, hayatta kalabilmek için ölüme karşı verdikleri
mücadelede. Hafızalarından çıkaramadıkları parçaların, tutkularından
geriye kalanların onlara bağlanması ile hisarın dışına taşan
Bozulmuşluğun kirli sularını içeride tutmaya çalışan bir kale inşa
ederler. Onlar öyle münzevi ve zanaatkâr kimselerdir ki, hatıralarını
törpüleyip parlatarak daima canlı tutmak zorundadırlar. Bu; salt yozlaşmaya karşı kendilerini az da olsa koruyabilmeleri için gereklidir.
Bir türün üstün varlığı olmak, boşluğun içinden geçebilmekle mümkündür,
Bozulmuşluğun kalbinden geçebilmek ile. Gölgenin en derinlerinde
barındırdığı karanlık benimsenmelidir, hiççilik inkâr edilmelidir,
korku reddedilmeli, tutkuya bağlanılmalıdır. Geçmiş reddedilmelidir,
gelecek önümüze serilmelidir. Herkim ki kendini geliştiremedi, acısının
üstesinden gelemedi, maneviyatını hissedemedi yahut korkusundan ötürü
manevi bütünlüğünü yüceltemedi, o kişi, karanlığın ta kendisi
tarafından yutulup içine hapsedilecektir.
*****
Senin varlığını artık hissetmiyorum
Senin okumuş olduğun kitaplara dokunamıyorum
Yıldızların altında seni takip ediyorum
Peşini bırakmaksızın, hatıralarının
Senin tanrın öldü ve bu kimsenin umrunda değil
Ve asla dinmeyen asaletinin
Kendi ikiyüzlülüğünün içinde boğuldu o
Ama sonunda artık özgürüm
Eğer bir cehennem varsa, seni orada göreceğim
Uluyan yaratıklara veda öpücüğü gönderiyorum
Tanrınla beraber tüm alçakgönüllülüğünüzle yanarken
Bu, seni benden ayırıyor
Söylesene, bunun için ölmeye değer miydi?
Çektiğim acıyı asla bilemeyeceksin
Ve de üstesinden geldiğim ızdırabı
Aynı şekilde bende, senin hakkında aynılarını bilemeyeceğim
Yine de Unutulmuşluğun kopçalarıyla
Biz, beraber olacağız
Copyright © FRP World © Fantezi Edebiyat ve FRP sitesi T�m haklar� sakl�d�r.